14 Ağustos Pazar günü, Surp Asdvadzadzin Yortusu ve Üzüm Takdisi, Ermeni kiliselerinde kutlanacak.
Ermeni Kilisesi’nin geleneklerine göre, Surp Asdvadzadzin yortusunda Surp Badarak’tan (Kutsal Sunu) hemen sonra üzümler kutsanır. Meryem Ana’nın Tanrı’ya imanımızdaki önemli rolünü vurgulayan özellikle Ermeni Kilisesi için önemli bir bayramdır.
Surp Asdvadzadzin ve İsim günü vesilesiyle Kumkapı Patriklik Kilisesi’nde gerçekleşecek kutlamaları Başepiskopos Aram Ateşyan ve Episkopos Sahak Maşalyan yönetecek, Surp Badarak’ı sunacak ve vaaz verecek. Kartal Surp Nişan Kilisesi’nde Surp Badarak’ı Kıdemli Rahip Krikor Damatyan sunacak.
Üzümlerin (hasadın ilk meyvelerinin) kutsanmasının dini bir gelenek haline dönüşmesinin tarihçesi Eski Ahit zamanına kadar uzanır. ‘Üzüm Bayramı’ olarak da bildiğimiz ‘khağoğorhnek’ gününe kadar oruç tutulur.
İncil’in Kutsal Ruh’un esiniyle yazıldığı dönemlerde, halkın büyük bir bölümü çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşırdı. Zengin ürün çeşitlerinin arasında üzümün çok özel bir yeri vardı ve “ilk meyve” olarak değerlendirilirdi, hasadın ilk ürünü sayılırdı. Tüm hasadı bereketleyen Tanrı’ya “ilk meyvelerin” sunulması, O’na olan sonsuz inancın ifadesiydi. Bu “ilk meyvelerin” Tanrı’ya sunulması nedeniyle tapınak rahipleri tarafından özel şükran törenleri düzenlenirdi. Bu gelenek Rab İsa’nın döneminde de sürdürüldü.
İsa Mesih, annesi Kutsal Bakire Meryem Ana’nın ilk doğanı, diğer bir deyişle ilk meyvesi idi, ve bu nedenle, tapınakta Tanrı’ya sunulmuştu (Luka 2:25-30). Tanrı Oğlu’nun Anası Meryem, kiliseye göre Azize Meryem Ana ve O’nun Tanrı’nın ilahi planında üstlendiği rol, Tanrı’nın insanlık için öngördüğü planı yerine getirdi.
Bu dini şölen Ermeni Kilisesi’nce yaz sonunda, hasat mevsiminin başında, Ağustos ayı içerisinde kutlanır. (BA)