19 Nisan 2024 Cuma

Din Adamlarından Suriye’deki Kimyasal Saldırıya Tepki

Marmara Grubu Vakfı tarafından yirmi yıldır aralıksız olarak gerçekleştirilen Avrasya Ekonomi Zirvesi 03 Nisan akşamı düzenlenen geleneksel defile ile başladı. Dün(06 Nisan) sona eren zirveye bu yıl 44 ülkeden 200 devlet adamı, akademisyen, işadamı ve din adamları katıldı.

20. Avrasya Ekonomi Zirvesi’ne Türkiye Süryanileri Katolik Patrik Vekili Mgr. Yusuf Sağ, T.C. Diyanet İşleri eski Başkanı Ali Bardakoğlu, Fener Rum Patrikhanesi Patriği Bartholomeos, Türk Süryani Kadim Cemaati Ruhani Reisi Yusuf Çetin ve Türkiye Hahambaşısı İsak Haleva katılım gösterdi.

Din adamları, Suriye’nin İdlip kentinde yaşanan kimyasal saldırıyı sert sözlerle eleştirdi. Türkiye Süryanileri Katolik Patrik Vekili Monsenyör Yusuf Sağ; “Bir baba olarak kendimden utanıyorum. Bu insanlara eziyet edenlerin hiç mi çocukları yok vicdanları yok. Biz din adamları olarak bunların haksızlıklarını ortaya çıkarmalıyız” dedi.

Oturumda konuşan tüm din adamları dinin terör örgütlerinin propagandası haline getirilmesine tepki gösterdi. Türkiye Süryanileri Katolik Patrik Vekili Mgr. Yusuf Sağ din adamlarının sadece dini yerlerde vaaz veren kişiler olmaması gerektiğini haksızlıklara karşı bir araya gelerek ortak hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Sağ, “Din önderleri sadece kiliselerde dua etmek vaaz vermek demek değil, yaşanan haksızlıklara isyan etmektir. Çünkü aç kalan insanının gözü görmez. 100 milyon insan açlık sınırındadır. Niye göçmen olmasın niye başka memleketlere göç etmesin ki? Onun kaybedecek bir şeyi yoktur. Silahlara harcananlar açlık için harcansa dünyada açlık kalmaz” dedi.

Türkiye Süryanileri Katolik Patrik Vekili Mgr.Yusuf Sağ Suriye’nin İdlip kentinde yaşanan kimyasal saldırıya da sessiz kalınmaması gerektiğini dile getirdi.

Fener Rum Patriği Bartholomeos da oturumda yaptığı konuşmada barışa katkı sağlama da dinler arası diyaloğun önemine dikkat çekti. Dinlerin insanları fanatizm noktasına getirebileceğini söyleyen Patrik Bartholomeos,”Dünyada barış, savaşın olmadığı anlamına gelmez aynı zamanda adaletin de insan haklarına saygı olarak görüyoruz. Bu ortak bir başarı standart olarak tarif edilebilir. İnsan onuru en yüce insanlık değeridir. Askeri çatışmaların gelişmesi, insan kaçakçılığı trajedileri, ibadet yerlerinin tahrip edilmesine dini ve kutsal yerlerin kültürel varlıkların tahrip edilmesine karşı en önemlisi de insan hayatını korumalıyız. Mülteci krizi gittikçe artmaktadır. Bütün sivil ve resmi makamlara bu çağrıda bulunuyoruz. Dinin gerçekten de bütün insanlığın barışabilmesi için hayati rol oynayabileceğine inanıyoruz” diye konuştu.

Episkopos Kayyal, İskenderun’da Kadının Hristiyanlıktaki Rolünü Anlattı

Paskalya Oruç Döneminde, Mersin ve Hatay bölgelerinde yapılacak Patrikhane Programları kapsamında, Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği...

Nepal’de Dört Hristiyan Yargılanıyor

Nepal'in doğusundaki Madhesh eyaletinde dört Hristiyan, halkı din değiştirmeye zorladığı iddiasıyla yargılanıyor. İnanlılar, 10 Mart'ta Kolhabi kasabasında Hristiyan...

Hong Kong Katolik Kilisesi Tedirgin

Çin Halk Cumhuriyeti'nde kabul edilen yeni güvenlik yasası nedeniyle Hong Kong'taki Katolikler arasında endişe hakim. Milli Güvenlik...

Irak’ta Çay Evi Umut Veriyor

IŞİD 2014 yılında Irak'ın Ninova Eyaleti'nde bulunan Karakuş'u işgal etmeden önce Najeeb adlı Hristiyan, çay evi işletiyordu....

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi