Barna Grup’un Hristiyan yardım ve kalkınma ajansı Tearfund tarafından 2,958 İngiliz yetişkin üzerinde yapılan ankete göre, genel nüfustan çok daha yüksek bir oran olan beş Hristiyandan dördü, geçtiğimiz yıl yoksulluk üzerine eylem yaptı.
Adalet Konferansı’nda yayımlanan bir haber olan Fark Yaratan Hristiyanlar, Hristiyan inançları, uygulamaları ve öncelikleri ile yoksulluğa verdikleri tepkiler arasındaki bağlantıları konu alıyor. Araştırma, Hristiyanların bir yardım kurumuna bağışta bulunma olasılığının daha yüksek olduğunu ve ihtiyaç sahibi birine yiyecek, giyecek, mobilya ya da başka kaynak sağladığını gösterdi.
Hristiyanların, geri dönüşüm, et tüketimini azaltma ve yeşil enerji kullanma gibi önemli yaşam tarzı değişiklikleri yapma olasılığının ve düzenli olarak kiliseye gidenler arasında daha yüksek olduğu belirtildi.
Yeni bulgular, bir Hristiyan hanede büyümenin, kiliseye gitmeyen yetişkinler arasında bile, daha sonraki yoksulluk döneminde önemli bir belirleyici olduğunu da ortaya koymakta.
Yoksul insanlara yardım etmeye öncelik veren Hristiyanlar, Kutsal Kitap’ı okuma ve dua etme gibi ruhsal uygulamalara öncelik verdiği yazıldı.
Tearfund’da küresel savunuculuk ve rehberlik direktörü olan Dr Ruth Valerio’ya göre: “Bu yeni araştırma, ihtiyaç sahibi olanlara yardım etmenin ve Tanrı’nın yarattığı her şeye yardım etmenin sadece temel bir Hristiyan disiplini olmadığını, fakat manevi büyümede önemli bir rol oynadığını gösteriyor. Son 20 yılda aşırı yoksulluk içinde yaşayan dünya nüfusunun oranı yarıya indi. Aşırı yoksulluğun sona ermesi mümkündür, ama bizler, kilise gibi, aşırı yoksulluğa karşı bütün bir yaşam mücadelesinde birleşmeliyiz” şeklinde açıklamada bulundu. Barna Grup Başkanı David Kinnaman, “Bir sonraki kuşağın sorduğu en önemli soru, Hristiyanlığın iddialarının doğru olup olmadığı değil, Hristiyanlığın insanların yaşamında ve toplumda iyi bir şey olup olmadığıdır. Popüler görüşün aksine, ekibimiz birçok Hristiyan’ın aslında dünyanın iyiliği için bir güç olduğunu kanıtlayan bulguları ortaya çıkarmaya devam ediyor. Bu çalışmadan elde edilen verilerde, yoksulluk içindeki insanlar adına eylem yapan ve yardım eden Hristiyanları – ve Hristiyan olarak yetiştirilenleri – görüyoruz. Hristiyanlar fark yaratıyor” dedi.
