19 Nisan 2024 Cuma

İsa Mesih’in Öldükten Sonra Sarıldığı Kabul Edilen Kefen Üzerinde Yeni Biyolojik Kanıt

Yeni yapılan araştırmaya göre, Torino Kefenin’de (İsa Mesih’in, bedeni ve akıttığı kanıyla 3 gece bulunduğu kefen) bir işkence mağdurunun kan bulgusu olduğunu gösteriyor ve bu araştırma kefenin boyandığına -yanlış yapılan karbon testi dahil olmak üzere – dair tartışmaları geçersizliğini kanıtlar nitelikte.

Kristalografi Enstitüsü araştırmacısı Elbow Carlino, Kefenin keten elyafında bulunan çok küçük parçacıklar “Büyük acılar çeken mağdurun kefene sarılmış olduğu senaryosunu gösterdiğini” kaydetti.

Padua Üniversitesi Profesörü Giulio Fanti, “Nanopartiküller” olarak adlandırılan küçük parçacıkların “kendine has bir yapı, boyut ve dağılımı” olduğunu söyledi. Nanoparçacıklar sağlıklı bir insan kanından daha ziyade, işkence gibi güçlü çoklu travma geçiren kişilerde bulunan, Kreatinin ve ferritin adı verilen maddelerin yüksek seviyede salgılandığını gösteriyor.

Prof. Giulio Fanti: “Dolayısıyla, deneylerimiz sırasında bulunan bu biyolojik nanoparçacıkların varlığı, Torino Kefeni içine sarılı adam için ağır bir işkence sonucu ölümüne işaret ediyor” dedi.

La Stampa gazetesinin Vatikan İçerikli raporlarında, kefenin en son araştırmacıları bulgularını ve ölçümlerini ABD’nin Plos One gazetesinde “Torino Kefeni Atomik Çözünürlük Çalışmalarından Yeni Biyolojik Kanıt” başlıklı bir makalede yayınladılar.

Bulgular, kefenin boyanmış bir nesne olduğu iddialarıyla çelişiyor – Ortaçağ’da bir sahtecilik olduğunu öne sürenler arasında yaygın olan bir iddia- Fanti, bu parçacıkların özellikleri “Kefen’in dokusu üzerinde yüzyıllar boyu yapılan yapay doku ya da  insan eliyle yapılmış bir şey olamaz” diye belirtiyor.

İsa Mesih’in Çilesi ile bağlantılı olduğuna inanılan en tanınmış kalıntılar arasından olan Torino Kefeni, İsa’nın içinde bulunduğu kefen olarak Hristiyanlar tarafından yüzyıllarca hürmet edildi. Torino Kefeni’nin, özgünlüğünü ve köklerini tespit etmek için yoğun bir bilimsel araştırmaya tabi tutulmuştur.

Torino Kefeni’nin ön ve arka kısmında bir erkeğin vahşice işkence gördüğü, çarmıha gerildiği ve öldükten sonra bir görüntüsü olduğu görünüyor. İşkence gören erkeğin görüntüsü kefenin unutulmaz fotoğrafının negatifinde netleşmektedir.

Carlino, “Bu bulgular yalnızca son yıllarda elektron mikroskobu alanında geliştirilen yöntemlerle açığa çıkabilir” dedi. Araştırmacı, “Torino Kefenin’den alınan el değmemiş bir elyafın nanoküre özelliklerinin” ilk çalışmasını işaret ettiğini söyledi.

Araştırmacılar atomik çözünürlük çalışmalarının deneysel kanıtı üzerine dikkat çekti. Araştırma Trieste’deki Instituo Officia dei Materiali ve İtalya Ulusal Araştırma Konseyi bünyesindeki Bari Kristalografisi Enstitüsü ile Padua Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü tarafından gerçekleştirildi. Vatikan İnsider, araştırmanın 1990’larda biyokimyager Alan Adler’ın yaptığı gibi önceki araştırmaların hipotezlerini doğruladığına dikkat çekti. Katolik Kilisesi ise, Torino Kefeni’nin gerçekliğine dair resmi bir açıklama yapmadı. Kefen, şu anda Torino’da Vaftizci Yuhanna (Yahya- bir çok inanlı terminolojik hatadan ötürü bu ismi bilmeden kullanır-) Katedralinde bulunmaktadır. (KA)

Episkopos Kayyal, İskenderun’da Kadının Hristiyanlıktaki Rolünü Anlattı

Paskalya Oruç Döneminde, Mersin ve Hatay bölgelerinde yapılacak Patrikhane Programları kapsamında, Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği...

Nepal’de Dört Hristiyan Yargılanıyor

Nepal'in doğusundaki Madhesh eyaletinde dört Hristiyan, halkı din değiştirmeye zorladığı iddiasıyla yargılanıyor. İnanlılar, 10 Mart'ta Kolhabi kasabasında Hristiyan...

Hong Kong Katolik Kilisesi Tedirgin

Çin Halk Cumhuriyeti'nde kabul edilen yeni güvenlik yasası nedeniyle Hong Kong'taki Katolikler arasında endişe hakim. Milli Güvenlik...

Irak’ta Çay Evi Umut Veriyor

IŞİD 2014 yılında Irak'ın Ninova Eyaleti'nde bulunan Karakuş'u işgal etmeden önce Najeeb adlı Hristiyan, çay evi işletiyordu....

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi