Bugün başlayan Zirve Katliamı Davası’nın 80. duruşmasında sanıklardan Murat Göktürk ek savunma verdi. Göktürk 40 sayfalık ek savunmasını “mahkeme heyetinin bazı noktalarda kafasında şüphe kaldığını düşündüğü” vermek istediğini söyledi.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanıklar Abuzer Yıldırım, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, eski Malatya İl Jandarma Alay Komutanı Mehmet Ülger, İl Jandarma Komutanlığında görevli Binbaşı Haydar Yeşil, İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, muvazzaf askerler Abdullah Atılgan, Murat Göktürk, Adil Akçay, Adem Gedik, Mehmet Çolak, Zirve Yayınevi çalışanı Hüseyin Yelki ve bir dönem Kayra Yayınevinde çalıştığı belirtilen Levent Ercan Gelegen hazır bulundu.
Sanık Varol Bülent Aral’ın ise Elbistan E Tipi Cezaevi’nden video konferans yöntemiyle duruşmaya bağlanması sağlandı.
Tutuklu sanıklar emekli orgeneral Hurşit Tolon ve Emre Günaydın duruşmaya katılmadı.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, Haydar Yeşil’e ait harddiskle ilgili bilirkişi raporunun, dosyadaki bütün ses kayıtlarının deşifre kayıtları raporunun, MİT Mersin Bölge Başkanlığından Levent Ercan Gelegen’in haber elemanı olup olmadığıyla ilgili talebe, haber elemanı olmadığına dair cevabi yazının geldiğini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen kozmik odayla ilgili soruşturma dosyasından istenen belge ve bilgilerin bu aşamada gizlilik kararı nedeniyle gönderilemeyeceğine dair cevabın da ellerine ulaştığını söyledi. Kısa, bunların dava dosyasına eklendiğini kaydetti.
Hayrettin Kısa, sanıklardan Mehmet Ülger’e cinayetin işlendiği gün Zirve Yayınevinin bulunduğu caddede ne iş yaptığını, olay yerine polislerden önce nasıl geldiğini sordu.
Ülger, beraberinde İl Jandarma Alay Komutanlığında görevli astsubaylardan Arif Alımlı’nın da olduğunu, büro malzemesi aldıklarını, kendisine bir telefon geldiğini ve olay yerine yakın olduğundan gidip bakmak gereği duyduğunu ifade ederek, “Hatta Arif Alımlı’ya ayak altında fazla dolaşmamasını da söyledim” dedi.
Daha sonra, Ata Atmaca, mağdur tanık sıfatıyla ifade verdi.
Atmaca, Mahkeme Başkanı Kısa’nın sorusu üzerine Veysel Şahin’i tanımadığını söyledi.
Cinayetlerde kaç kişinin öldürüldüğünü dahi bilmediğini savunan Atmaca, uzman çavuş olarak görev yaptığı Türk Silahlı Kuvvetlerinden atıldığını bildirdi.
Bu sırada söz alan sanık Varol Bülent Aral, Ata Atmaca’nın Alevi-Sünni, Müslüman-gayrimüslim çatışması çıkarmaya çalıştığını, elinde video görüntüleri olduğunu öne sürdü. Atmaca, iddiaları reddetti.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa’nın “Veysel Şahin’le organize suç örgütü kurduğun, silah kaçakçılığı yaptığın iddiasıyla Mehmet Ülger’in emriyle dinlenmişsin, 31 Aralık 2007’de. Bununla ilgili ne diyeceksin?” sorusunu yönelttiği Atmaca, Veysel Şahin’i tanımadığını söyledi ve iddiaları reddetti. Atmaca, kendisini dinledikleri için Ülger ve emrindeki muvazzaf askerlerden şikayetçi olduğunu belirtti.
Hayrettin Kısa, Mehmet Ülger’e Veysel Şahin’i ve Ata Atmaca’yı neden dinlediğini sordu. Ülger, Şahin’in kendisini devlet yerine koyduğu, silah kaçakçılığı yaptığı, insanları darbettiği yönünde ihbar aldıklarını ve bunun üzerine dinleme yaptıklarını savundu. Ülger, Ata Atmaca’nın da Şahin’le ilgisi olduğuna dair ihbarlar geldiğini ileri sürdü. Haydar Yeşil ise Veysel Şahin ve Ata Atmaca’yı yasal olarak dinlediklerini, gerekli izinleri aldıklarını iddia etti.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde İlker Çınar’ın geçen duruşmalardaki ifadelerine karşılık sanıkların savunmaları alınacak.