Hristiyan olan Asia Bibi’nin İslam’a hakaretle suçlanıp, beraat ettiği dava nedeniyle Pakistan’da Hristiyanlara karşı yükselen şiddet devam ediyor. Birçok Hristiyan araçlarından sürüklenip dövülüyor. Ülkede Hristiyanlara karşı bir av dönemi başlamış durumda.
Hristiyan aktivistlerden Romana Başir’in CNN’e verdiği röportajda; “küfür yasalarının” yıllardır özellikle Hristiyanlara karşı manipülatif bir şekilde kullanıldığını ancak özellikle Bibi’nin beraatının bu şiddeti zirveye taşıdığını” söyledi. Yüksek Mahkeme’nin Bibi’yi beraat ettiren kararının ardından şehirlerdeki isyanlar bitmek bilmediği, muhafazakarların sokakları ve caddeleri kapattığı, arabaları ateşe verdiği ve öfkenin her geçen gün büyüdüğü belirtildi.
Lahore’deki Sosyal Adalet Merkezi yetkililerinden Peter Jacob, direnişçilerin sokaklarda arabaları durdurup içindeki insanlara inançlarını sorduklarını ve eğer Hristiyan olduğunu söyleyen olursa arabadan indirilip ciddi şekilde dövüldüğünü söylüyor. Jacob, bu sürecin Hristiyanlar için silinmesi zor zihinsel ve duygusal yaralara neden olacağını ekliyor.
Kiliselere yönelik saldırılarında ciddi bir artış var
Pakistan’da geçtiğimiz yıl içerisinden radikal dincilerin kiliselere yönelik saldırılarında ciddi bir artış var. Özellikle Rawalpindi’de bulunan St. Joseph Katedrali, bu saldırılardan müzdarip durumda ve artık oldukça hassas davranmak zorundalar. Adını vermek istemeyen, St. Joseph Katedrali’nin kapı görevlilerinden biri, kapattıkları kapının arkasında askeri birlikler olduğu için minnettar olduklarını, Bibi davasının ardından her yerde Hristiyanların av konumunda olduğunu ifade etti.
Hristiyanların Pakistan’daki tek sorunu şiddet değil. Ciddi bir ayrımcılıkla yüzleşen Hristiyanlar, düşük maaşlı işlerde çalıştırılıyor ve toplumun en alt kesimini oluşturuyor.
Küfür Yasası olarak bilinen, dini koruma yasası, tıpkı Bibi davasında olduğu gibi genelde ölüm cezasıyla sonuçlanan suçlamalara konu oluyor. Romana Başir, bu tamamıyla yeniden tasarlanmış bir terör dalgası ve kişi masum olduğunu kanıtlasa bile bazen davalar ölümle sonuçlanıyor diyor. Başir’e göre, sorun öyle büyük ki tek bir Hristiyan bu yasayla suçlandığından bile tüm bir Hristiyan toplum sonuçlarına katlanmak zorunda kalıyor.
Başir, 2012 yılında Papa 16. Benedikt tarafından dinler arası diyalog kurulunda görevlendirilmişti. Geçmişte kurdukları bağların bu yasa nedeniyle gün geçtikçe zayıfladığını ve artık iki tarafında öne çıkmaktan çekindiğini anlatıyor.
5 çocuklu Hristiyan bir anne olan Asia Bibi suçsuz bulunmasına rağmen muhafazakarların hükümete yaptıkları baskılar nedeniyle hala ülkeyi terk edebilmiş değil ve tehdit altında yaşıyor.(CP-NE)
