Çin’deki şiddetli zulümden iki yıl sonra 30’u çocuk olmak üzere 60 kilise üyesi, Güney Kore’nin güney ucundaki bir adada yaşam mücadelesi veriyor. Ülkelerine geri dönme umutları nerdeyse hiç yok.
Çin’in güneyindeki Shenzhen kentindeki Holy Reformed Kilisesi’nden Hristiyanlar 2019 sonbaharında Güney Kore’nin Jeju adasına kaçtı. Güney Kore, geçen yıl yaklaşık 12 bin mülteci başvurusunu inceledi, ancak sadece yüzde 0.4’ü onaylandı. 2012 yılında kurulan ev kilisesinin pastörü Pan Yongguang, Çin’deki yetkililer tarafından gözaltına alınmış ve sorgulanmıştı. Çin’e dönen birkaç kilise üyesinin de evleri basıldı ve baskıya maruz kaldı.
Güney Kore’deki 60 kilise üyesinin çoğu, sıradan işler yaparak hayatta kalmaya çalışıyor. Bazıları Çin’e geri dönmek istedi, ancak Pekin yönetimi COVID-19 nedeniyle sınır önlemlerini artırdı.
Çinli Pastör Pan’ın kilisesindeki Hristiyan aileler, bazı endişe verici telefonlar almaları nedeniyle Çinli yetkililerin yerlerini bulmaya çalışmasından endişeleniyor. Pastör Pan, cemaatine çektikleri acının Tanrı’nın planının bir parçası olduğunu söyleyerek, ‘‘Bizim için geri dönüş yok’’ dedi.
ABD merkezli zulüm gözlemcisi China Aid tarafından Mart ayında yayınlanan bir rapora göre, Başkan Xi Jinping’in yönetimi altındaki Çin Komünist Partisi yetkilileri, dini inançlar üzerinde sıkı kontroller uyguluyor. Devlete ait kiliselerde ve ev kiliselerinde ibadet eden Hristiyanlara, Çin bayrağını dalgalandırmaları ve ayinlerde vatansever ilahiler söylemeleri emredildi.
Open Doors ABD’nin Dünya İzleme Listesi’ne göre Çin, Hristiyanlara yönelik zulüm söz konusu olduğunda dünyanın en kötü ülkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Komünist rejimin din özgürlüğü üzerindeki baskıları nedeniyle ABD Uluslararası Dini Özgürlük Komisyonu, Çin’i ‘özel endişe’ ülkesi olarak belirledi. (CP)