Ermeni Apostolik Kiliseleri’nde Diriliş Yortusu dönemi haftalarından, “Garmir Giragi” (Kırmızı Pazar) Haftası’na girildi.
Türkiye Ermenileri Patrikliğinin, salgın önlemleri ardından, geçtiğimiz hafta bazı din görevlilerinde pozitif vakalar çıkmasından dolayı aldığı son kararla, bu hafta içi Surp Badarak (Kutsal Sunu Ayini) gerçekleşmedi.
Diriliş Yortusu dönemi haftalarından olan “Garmir Giragi” (Kırmızı Pazar) Haftası’nda 25 Nisan Pazar günü, daha önce Peder Şirvan Mürzyan eli ile gerçekleşmiş olan Surp Badarak, patrikliğin Facebook sayfasından yayınlandı. Ardından canlı yayın ile, Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II, Ermenice ve Türkçe, “Garmir Giragi” haftası vaazları verdi.
”Tanrı’nın sözleri, bir arkadaş gibi bizi eğitiyor”
Türkçe vaazına başlarken Ermeni Kilise takvimindeki bu haftaların isimlerinin nasıl verildiğini ve anlamını açıkladı. Daha sonra günün İncil parçası olan (Yuhanna 5:19-29)‘u okudu ve bu ayetlerdeki sözlerin iyi anlayabilmemiz için, Kutsal Üçlük öğretisini iyi anlamamız gerektiğini söyledi. Patrik Sahak II’nin Türkçe vaazından bazı başlıklar şöyle;
“Tanrı’nın bir muradı var, yapmak istediği bir iş var bu dünyada, o da şahsen gelmek bu dünyaya, kendisi olarak gelmek…
Göklerde olan babamız derken biz, erişilmez derinlikte, erişilmez yücelikte olan Tanrı’yı anlıyoruz. Hiç kimse görmemiştir O’nu. Ama Tanrı her yerdedir derken Kutsal Ruh’tan söz ediyoruz. Her yerdedir, her şeyin içindedir, her şeyi yaratır, her şeyi varlıkta tutar. O da Tanrı’dır. Tek Tanrı’dır.
Kime inandığımızı iyi bileceğiz. Biz adı “hayat” olan Tanrı’ya inanıyoruz. Hayatın kaynağı, kendisi hayat ve var olan her şeyde kendisi duruyor. Yaşamı o yarattı. Öldüğümüzde de bizim tohumlarımızı tekrar diriltecek.
Hiçbir şey kendiliğinden var olmuyor, kendiliğinden doğmuyor, ölmüyor, dirilmiyor, bütün bunların içinde olan bir nefes var, bütün bunları görmemiz, hissetmemiz gerekir. O zaman zaten Tanrı’nın bizden uzakta olmadığını anlarız. Yaşamın da hep galip geldiğini anlarız biz.
Tanrı’nın sözleri, bir arkadaş gibi gerçekten bizi eğitiyor. Hiç bakılmayacak yerlere bakmamıza vesile oluyor. Hiç aklımıza gelmeyen düşünceleri fısıldıyor bize. Çünkü Tanrı’nın sözleri diridir. Kılıç gibi derine batar. Rab’bin sözleri, bizi bilge kılacak, hikmetli kılacak en iyi arkadaşlardır. Her bir söz bize hayatın mucizelerini gösterir…
Ne mutlu o gözlere ki, doğanın hareketlerinde, Tanrı’nın parmaklarını sezinlerler. Tanrı hep bereketliyecektir böylelerini, böyle evlatlarını…
İnsan cennette yaratıldı, genleri ona göre dizayn edildi, onun için hep biz o cenneti arıyoruz. Tanrı’nın bahçesini arıyoruz. Ve bütün yer yüzü O’nun bahçesi. Her şey Tanrısal hayata, Tanrısal hayatın ölümsüzlüğüne bir kanıt. Hatta ölümün kendisi bile hayatın hizmetçisi, çünkü hayat o kadar akıllı ki, ölümü bile kullanıyor kendi amaçları uğruna.
Evet sevgili kardeşlerim,
Rab gözlerinizi aydınlatsın, Rab nurlandırsın bakışlarınızı ki, Kendisini görebilelim baktığımız her yerde. Amen.”
