23 Şubat günü saat 15.30 sularında Osmanbey Feriköy Mezarlığı’nda, Tanrıya ulaşan Misak Günay ve Muharrem Gündüz için bir anma töreni düzenlendi. Törene yaklaşık 80 kişi katılım gösterdi.
Anma töreni, organizasyonu düzenleyen Dirisu Kilisesi Pastörü Bedri Peker’in açılış konuşmasıyla başladı.
Bedri Peker, “Değerli kardeşlerim, hepiniz değerli kardeşlerimizi anma törenine hoşgeldiniz. Bugün bizim için çok anlamlı bir gün. Beraber hizmet ettiğimiz, beraber dua ettiğimiz ve beraber mücadele ettiğimiz yoldaşlarımızı, can kardeşlerimizi anıyoruz. Onlar şu an Tanrı’nın yanındalar. Ancak bu günün ayrı bir önemi var, onlar görevlerini yaptılar ve İsa Mesih’e sadık kaldılar. Şimdi de teselli ediliyorlar. Fakat biz halen görevimizin başındayız. O yüzden bu anma töreni bizim için de çok büyük bir önem taşıyor” dedi ve şöyle devam etti:
“Koştuğumuz, emek verdiğimiz bu yolda sadık olalım ve onların sadık oldukları gibi Tanrı’nın yanına gittikleri gibi olalım. Harika bir müjdeye iman ediyoruz. Sonsuz ve ebedi bir mirasın sahipleriyiz. Tanrı’nın çocuklarıyız…”
Konuşmanın ardından açılış duası Pastör Semir Serkek tarafından edildi ve Pastör Daniel Günay’ın ilahileri ile devam etti.
İlahilerden sonra Muharrem Gündüz’ün ablası duygusal bir konuşma yaptı:
“Kardeşimizi iki üç kelimeyle anlatmak çok zor. Üniversite yıllarında kardeşim İsa Mesih ile tanıştı. Ara ara da gelip bize anlatırdı. Ardından başına bir olay geldi ve neredeyse kırk gün dayak yedi. Her tarafı şişmiş olmasına rağmen asla Tanrı’dan uzaklaşmadı. Daha sonra Kore’ye gitti. O gidince, biz burada çok hasret çektik ancak arada bir gelip bizi görebiliyordu. Tabi biz onun İsa Mesih’e hizmet ettiğini biliyorduk. Aslında bizim de içimizde de bir şeyler vardı, kardeşlerim arasında. Sonra kız kardeşim, Muharrem sayesinde iman etmeye başladı. Ardından erkek kardeşim, ben, annem. Fakat biz vaftiz olamıyorduk. Çünkü Muharrem Kore’ye gidiyordu vakti yoktu.
Bir gün Yalova’ya gittik, beni ve kız kardeşimi vaftiz ettiler. Belli bir zaman sonra kız kardeşimi kaybettim. Muharrem çok acı çekti. Kardeşim gözümün önünde eriyip gidiyordu. Ancak hiçbir zaman isyan etmedi benim kardeşim. Hiçbir zaman neden böyle oldu demedi. Çünkü Tanrı’nın bir planı vardı ve bu planı uyguluyordu. Kardeşliğin ve dostluğun ne demek olduğunu ben hastanede öğrendim. Bedri abi başta olmak üzere birçok kişi yanımızdaydı. Bizi asla yalnız bırakmadılar. Hepinize çok teşekkür ediyorum.”
Ardından kürsüde kısa bir konuşma yapan Muharrem Gündüz’ün oğlu şunları söyledi:
“Bugün Misak abiyi ve babam Muharrem Gündüz’ü yalnızca anmakla kalmayalım. Yaşamlarından ders çıkartalım. Onlar ile geçen anılarımızı, hatıralarımızı düşünelim. Tanrı’ya olan sadakatlerini düşünelim.
Misak abiyi şahsen tanıma fırsatı bulamadım ancak babamdan onunla ilgili çok güzel şeyler duymuştum. Onu da burada anıyorum. Bundan 3 yıl önce çok çekindik ve çok düşündük bundan sonra ne olacak, ne yapacağız diye. Fakat şimdi günümüze baktığımızda Tanrı’nın hayatımıza ne kadar yakın olduğunu görüyorum. Misak abi ve babamın iman hayatı bizimle devam ediyor. Ne yapacağımızı bilmediğimiz bir durumdan her şeyi yavaş yavaş yoluna koyma durumuna geldik.
Kilisemiz de Tanrı’nın gücüyle büyümeye devam ediyor. Yaralarımız halen var ama Tanrı bir şekilde iyileştiriyor. Bizim için dua etmenizi istiyorum ki Tanrı yaralarımızı daha çok sarsın.”
Son ilahi okunmadan önce vaaz veren Bedri Peker, Muharrem Gündüz ile eski dost olduğunu tekrardan belirtti ve onunla ilgili birkaç hikaye anlattı.
Anma töreninin devamında Muharrem Gündüz ve Misak Günay’ın mezarlarına bir ziyaret gerçekleştirildi. Bu ziyaret sırasında Muharrem Gündüz’ün eşi Sevda Gündüz duygusal bir konuşma yaptı. Ayrıca karlı havaya rağmen anma törenine katılım gösterenlere teşekkür edildi.
Mezarlık çıkışında Bedri Peker’in önderlik yaptığı Dirisu Kilisesi’nde yemek verildi.
