23 Nisan 2024 Salı

“Hristiyan Kadınları Sessiz Kalmaya Zorlayan Utanç Döngüsü Kırılmalı”

Haziran ayı başında Belçika’nın Leuven kentinde 23 ülkeden akademisyenlerin ve aktivistin katıldığı uluslararası bir konferans düzenlendi. Dünyadaki tüm kiliseler, zulüm gören Hristiyan kadınları sessiz kalmaya zorlayan utanç döngüsünü kırmalıdır mesajı verildi.

İnançları yüzünden ‘Baskı Altındaki Hristiyan Kadınlar Konferansı’nın düzenleyicilerinden Release International’dan Kate Ward, “Bu kadınlar iki nedenden dolayı hedef alınıyorlar – çünkü onlar Hristiyanlar ve çünkü onlar kadınlar” dedi.

Bayan Ward, “Nijerya’da Hristiyan kızlar Boko Haram tarafından kaçırılıyor ve hamile bırakılıyorlar. Mısır’da aşırılık yanlıları, kadınları kaçırmak, onları evliliğe zorlamak ve inancını reddetmesi için adam kiralıyor. Pakistan’da kadınlar kaçırılıyor, tecavüz ediliyor ve dinlerini değiştirmeye mecbur bırakılıyorlar. Kadın vücutları kendi topluluklarına karşı savaş silahı olarak kullanılıyor. Cinsel saldırı ile birlikte utanç gelir ve utanç kadınları sessizleştirmeye zorlar. Kiliseyi, bu zulüm gören Hristiyan kadınları utanç ve sessizliğin döngüsünü kırmak için yeni yöntemlerle dinlemeye çağırıyoruz” dedi.

“Kadınlar kilisenin yarısından fazlasını oluşturuyor, ayrımcılık ve şiddete karşı iki kat daha savunmasızlar, ancak çok sıklıkla sesleri duyulmuyor. Onlar sessiz kalıyorlar”

Konferans konuşmacılarından biri olan Hristiyan ebeveynleri devlet tarafından öldürülmüş bir Kuzey Koreli mülteci olan Bayan Haeyoung Park, Kuzey Kore’de bir hapishane kampında dua ederken yakalanmış olan bir kadın da onun ailesi gibi öldürülmüştü.

Bayan Park, “Bir görevli onun dua ettiğini bildirdi. Bu yüzden muhafız onu soruşturma odasına götürdü ve ona işkence yaptı. Onu baş aşağı astılar, ateşle yaktılar, bacaklarını kesip dövdüler. Onun ölümü bu şekilde oldu” dedi.

Konferans, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere tüm Hristiyan ailelerin, Kuzey Kore’nin – gaz odalarıyla birlikte – toplama kamplarına benzeyen cezaevi kamplarında öldürülmekte olduğu haberlerini alıyor. Kuzey Kore’den kaçmaya çalışanların yüzde sekseni kadın. Bazıları zulümden kaçan Hristiyanlar, bazıları ise yolculuktayken İsa Mesih’e iman ediyorlar. Birçoğu insan kaçakçılarının kurbanı oluyor ya da Çin’den kaçarken Güney Kore’ye gitmeden önce seks kölesi olarak satılıyorlar.

Mısır ve Pakistan’da genç kızlar kaçırılıyor ve İsa Mesih’i inkar etmeye zorlanıyorlar.

Kaçırılan kurbanların Hristiyan ailelerine yardım eden Pakistan Sivil Toplum Örgütü “Christians’ True Spirit” in Direktörü Katherine Sapna, “Geri getirilen kızlar şiddete maruz kaldıkları için aşağılanma ve ayrımcılıkla karşı karşıya. Aileler kendilerini en iyi şekilde onları desteklemek için orada olması gereken topluluklar tarafından onur ve aşağılanma kültürü nedeniyle, dışlanmış bulabilirler. Bu durum tecavüz ve insan kaçakçılığı mağdurlarının sessiz kalarak acı çekmesine sebep olabilir” diyor.

Sapna, Pakistan’daki Hristiyan kadınların toplumun en savunmasız üyeleri olduğunu belirtti. Şeriat kanununa göre, kadınların yasal tanıklıkları bir erkeğin yarısına tekabül ediyor ve bazı durumlarda bir Hristiyanın tanıklığı bir radikalin yarısı kadar değerli sayılıyor.

Dünya’daki Hristiyan Dayanışma Derneği’nden Dr. Susan Kerr, zulümün dramatikten ağıra, kadın vücudunun silah haline getirilmesinden, sıradan günlük ayrımcılık baskısına kadar olmak üzere değişebileceğini söyledi.

Open Doors International’ın ortak konferans organizatörü Helene Fisher, sorunun ezici görünebileceğini söyledi. “Hristiyan kadınların savunmasızlığı tüm kilisenin zararını en üst düzeye çıkarmak için bilinçli olarak istismar ediliyor. Fakat Hristiyanlar olarak ek bir yolumuz var; o da şöyle söylemek: ‘Mesih’e inanan, sizi seven ve sizi düşünen ve sizin yanınızda nasıl duracağını bilmek isteyen bir kızkardeşiniz olarak sizi dinliyorum.’ Bu bağlantıyı kurduğumuzda, kalpler açılır, çünkü, kutsal babamızın önünde kızkardeşler olarak birlikte oturmak olan en üst düzeyde bir inanç ilişkisi içindeyiz ve biz onun koruması altındayız.”

The Leuven Consultation, 2016’da birçok Hristiyan kadının inanç ve cinsiyetlerinden dolayı çifte ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığına dair kanıtları toplamış olan Oxford’daki Martam Konferansı’na dayalı olarak kuruldu.

Kate Ward, “Bu yılın mesajı, ayrımcılığı bir kadının hayatta yeri olduğu kadar reddetmemiz gerektiğidir” dedi. ‘Bu kültürel farklılıkları önemsememek ve kabul etmek, bırakıp gitmek ve bu kadınların marjinalleştirilmiş ve yalnız halde bırakmak çok kolay. Sessizliğe itilen Hristiyan kadınları dinlemenin yeni yollarını bulmak için Dünya Kiliselerine çağrıda bulunacağız” dedi.

Episkopos Kayyal, Pazar Vaazında: “Liderlik ve Şöhret Kilisede Değer Görmez”

Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği 10. Yuhanna’nın bereketi ile İskenderun’da bulunan Lübnan Dağı Peygamber İlyas Patrikhanesi...

Episkopos Kayyal, İskenderun’da Çocukları da Unutmadı

Paskalya Oruç Döneminde, Mersin ve Hatay bölgelerinde gerçekleştirilen Patrikhane Programları kapsamında, Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği...

Episkopos Kayyal, İskenderunlu Gençlerle Kahvaltıda Buluştu

Paskalya Oruç Döneminde, Mersin ve Hatay bölgelerinde yapılacak Patrikhane Programları kapsamında, Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği...

Episkopos Kayyal İskenderun’da Meryem Ana’ya Övgü Duasına Katıldı

Paskalya Oruç Devresi boyunca her Cuma gerçekleştirilen ‘Meryem Ana’ya Övgü’ (El-Medeyih) Dualarından sonuncusu; geçtiğimiz hafta, İskenderun Aziz Corç Rum...

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi