Borç danışmanlığı yapan Hristiyan bir yardım kuruluşu, düşük gelirli insanların yaşam maliyeti krizinin artmasıyla, intihar etmeyi daha fazla düşündüğü konusunda uyarıda bulundu.
Yoksulluğa Karşı Hristiyanlar Kurumu (CAP, Christian Against Poverty), kuruma yardım için gelenlerden üçte birinden fazlasının (%36), bir önceki yıla göre %28’den, hayır kurumundan borçları için yardım istemeden önce intihar girişiminde bulunduğunu veya intiharı düşündüğünü tespit etti.
Hristiyan kurum, hastalarında ruh sağlığı sorunlarının yaygın olduğunu ortaya koydu. Yapılan araştırma ayrıca, depresyonun %71 oranında arttığını bildiren hastaların ve anksiyete yaşadıklarını belirtenlerin %80 oranında arttığını da ortaya çıkardı.
Kurum, Syd adlı bir danışanlarının ciddi bir hastalığın onu yönetilemez bir borçla bıraktığında kendi hayatına son vermeyi düşündüğünü belirtti. Syd, “Bir beyin tümörüm alındı ve şimdi terminal Crohn hastalığına yakalandım. O sırada annemi de kaybettim” dedi. Syd yaşadıklarını şöyle anlattı: “Her şeyin kontrolüm altında olduğu ücretli yarı profesyonel bir spor yıldızı olmaktan, bir kutu fasulye veya su ısıtıcısı almak için mücadele etmeye kadar gittim. Depresyondayken çok acı çekiyordum. Daha önce hep çok çalıştım ama kontrolüm dışındaki koşullar nedeniyle intihar edecek duruma geldim.”
Yerel kiliseler aracılığıyla çalışan Yoksulluğa Karşı Hristiyanlar Kurumu, Syd’in borcunu ödemesine yardımcı oldu. Syd, “Daha önce olduğu gibi devam etseydim, muhtemelen şimdi burada olmazdım. Bir çıkış yolu göremiyordum. Bu insanlar sizi yargılamayacak, sadece size yardım etmek için oradalar. Bu durum bende farkındalık yarattı” dedi.
CAP, düşük ücretin artan maliyetlerle birleştiğinde insanları yüksek borçla boğuştuğunu söyledi. En son müşteri raporu, kişisel borç ile insanların kazandığı arasında önemli bir boşluk olduğunu ortaya koyuyor.
Rapor, insanların sadece kira, elektrik faturaları ve vergiler gibi temel yaşam maliyetlerini karşılamak için giderek daha fazla ciddi borçlanmalara maruz kaldığını ve son 12 ayda %14 arttığını ortaya koyuyor.
Bu, yemekten fedakarlık eden müşterilerin sayısında %27’lik bir artışa, ısınma giderlerinde %22’lik bir artışa ve geçimini sağlamak için mücadele ederken temel tuvalet malzemelerini alamayanlarda %48’lik bir artışa yol açtı.
Bulgular, 2022’nin ilk beş ayında CAP’nin yardım hattına yapılan çağrılarda geçen yıla göre %40’lık bir artışa karşılık geliyor.
CAP Dış İlişkiler Direktörü Gareth McNab, “Düşük gelirli ailelerin gerçeği şu ki, birçoğu evlerini geçindirmek, temel ihtiyaçlarını satın almak, kendilerini ve çocuklarını beslemek için yeterli paraya sahip değiller” dedi.
CAP’ın ücretsiz borç desteği ve bütçeleme kursları verdiğini ve insanları yardım istemeye teşvik ettiğini belirten Direktör McNab, “Borç yardımı almak için mücadele eden herkesi teşvik ediyoruz, çünkü biliyoruz ki gelirler çok düşük ve hızla artan maliyetler ile birçok aile, borçtan uzak durmayı imkansız buluyor ve görünüşe göre bu kış, durum işler daha da zorlaşmaya başlayacak” dedi ve ekledi:
“Bu inanılmaz derecede üzücü ve bunun daha fazla insanın endişeli, depresif ve intihara meyilli hissetmesine yol açması şaşırtıcı değil.”
Şansölye’nin son zamanlarda en savunmasız insanlara destek vaadini memnuniyetle karşıladığını ancak yaşam maliyetinin ve üstlenilen borçların sunulan mali yardımdan daha yüksek olduğunu belirterek:
“İngiltere Hükümeti’nin daha uzun vadeli bir çözüm bulması, sosyal güvenlik sisteminin yetersizliklerini ele alması ve herkesin yaşanabilir bir gelire sahip olmasını sağlaması hayati önem taşıyor. Birçok insan önümüzdeki aylarda da hala yoksullukla karşı karşıya kalacak, fiyatlar hızla yükseliyor ve ne yazık ki bu kriz bitmedi” dedi. (CT)
