Dünyanın birçok yerinde İsa Mesih’e inanmanın ve Hristiyanlığı kabul etmenin bedeli ölüm demektir. Ancak tüm risklere rağmen birçok mülteci, İsa Mesih’i rüyalarında görerek Hristiyanlığı kabul etti.
USA Today, ülkelerinden kaçmak zorunda kalarak Lübnan’a sığınan birçok Suriyeli’nin İsa Mesih’i kabul ettiğini ve Lübnan’daki kiliselere Hristiyanlığı yeni kabul etmiş mültecilerin geldiğini belirtti. Lübnan’daki Suriye Ortodoks Kilisesi Episkoposu George Saliba, Suriye’de iç savaş başladığından bu yana yaklaşık 100 mülteciyi vaftiz ettiğini söyledi.
Hristiyanlığı kabul eden Abu Radwan adındaki Suriyeli bir mülteci, İsa Mesih’in kendisine iki yıl önce bir rüyada göründüğünü anlattı. Kiliseye gitmeye başladığını ve İsa Mesih’in onları kurtaracağına inandığını söyleyen Radwan “Bir gün Mesih’e inandığım için zarar göreceğimi biliyordum ve ardından kendi akrabalarım tarafından bıçaklandım” dedi.
The Guardian gazetesine göre, Avrupa’ya gelen birçok mülteci Hristiyanlığı kabul etti ve kiliselere katılmaya başladı. Berlin’de bulunan Trinity Kilisesi’nin üye sayısının 150’den 700’e yükseldiği söylenirken Avusturya’da bulunan bir Katolik Kilisesi’nin 2016 yılındaki vaftiz başvurularının yüzde 70 arttığı ve bunların büyük bir kısmının mülteci olduğu belirtildi.
The Independent, özellikle İranlıların Hristiyanlığı özgürlük olarak gördüğünü yazdı.
Suriye ve Irak’tan gelen mültecilere ulaşan tüm SAT-7 televizyon kanallarının kurucusu Terence Ascott, insanların İsa Mesih’in barış ve sevgi mesajını duyduktan sonra O’na iman ederek Hristiyanlığı kabul ettiklerini ve Ortadoğu’daki inanç ayrışmalarının bölgeye zarar verdiğini söyledi.(Elise M.)