İstanbul Kutsal Ruh Katedral Kilisesi’nde, 14 Nisan Perşembe günü, Rab’bin son akşam yemeği ayini kutlandı.
İstanbul Latin Katolik Kilisesi Havarisel Vekili, Episkopos Monsenyör Massimiliano Palinuro’nun yönettiği ayinde, Rabbimiz Mesih İsa’nın son akşam yemeğinde havarilerinin ayaklarını yıkadığı gibi, Monsenyör Massimiliano’da cemaat arasından 12 kişinin ayaklarını yıkadı ve öptü.
Bu ritüel Yuhanna İncili’nde bulunan: Yemekten kalktı, üstlüğünü bir yana koydu, bir havlu alıp beline doladı. Sonra bir leğene su doldurup öğrencilerin ayaklarını yıkamaya ve beline doladığı havluyla kurulamaya başladı. İsa, Simun Petrus’a geldi. Simun, «Rab, ayaklarımı sen mi yıkayacaksın?» dedi. İsa ona şu cevabı verdi: «Ne yaptığımı şimdi anlayamazsın, ama sonra anlayacaksın.» bölüme dayanmaktadır.
Okumaların ardından Monsenyör Massimiliano vaazında şunları söyledi. “Her Efkaristiya kutladığımızda 2000 yıl önce Son Akşam Yemeği sırasında Havarilerin yaşadıkları deneyimi bizlerde yaşayabiliriz.
Mesih İsa şöyle dedi: “Alınız ve hepiniz yiyiniz. Bu sizin için kurban edilen benim bedenimdir”, O’nun Havarilerine söylediği bu sözleri her duyduğumuzda, sevgiye giden tek yolun Mesih İsa’nın yaptığı gibi hayatımızı feda etmek olduğunu öğreniyoruz.
Mesih İsa şöyle dedi: “Alınız ve hepiniz bu kupadan içiniz. Bu benim kanımdır. Sizin ve tüm insanlar için dökülecektir.” O’nun Havarilerine söylediği bu sözleri her duyduğumuzda anlıyoruz ki kibir ve bencilliğimizden vazgeçip, hayatlarımızı İsa gibi feda etmezsek sevemeyiz.
İsa Mesih’in “Bunu beni anmak için yapınız” sözlerini her duyduğumuzda, Rabbin bizi sevdiği gibi bizimde başkalarını sevmemiz gerektiğini Efendimiz bize buyurur.
Son Akşam Yemeği’nde, Aziz Yuhanna ayakların yıkanması işaretini anlatıyor. İsa Mesih, Efkaristiya’yı yaniSevgi gizemini kurduğu zaman, O bizim için sevginin emirlerini, sınırsız sevginin işlerini görünür kıldı.
İsa’nın zamanında İsrailli köleler bile ayak yıkamak için zorlanamazlardı. Öğrencilerinin ayaklarını yıkamakla İsa çarmıh üzerinde ölümün küçük düşürücülüğünü göstererek bize kendisi gibi yapmamızı emretti ve şöyle dedi: “Siz beni Öğretmen ve Rab diye çağırıyorsunuz. Doğru söylüyorsunuz, öyleyim. Ben Rab ve Öğretmen olduğum halde ayaklarınızı yıkadım; öyleyse, sizler de birbirinizin ayaklarınızı yıkamalısınız.”
Ayine Katedral kilisesinin pederleri ve diyakonu eşlik etti.
(Haber: Diyakon Burhan – Fotoğraflar: Giovanna Taoussi)
