19 Nisan 2024 Cuma

Kadınlar ve Göçmenler, İnsan Tacirlerinin Hedefi Altında

2013 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 30 Temmuz’u insan ticaretiyle mücadele günü olarak belirledi. Amaç, insan ticareti mağdurlarının durumu hakkında farkındalık yaratmak, insan haklarını korumak ve geliştirmek.

15 Kasım 2000’de New York’ta kabul edilen Palermo Protokolü’ne göre, insan ticareti olgusu, insanların ticarileştirilmesi, köleleştirilmesi ve sömürülmesi eyleminden oluşmaktadır. Mağdurun rızası olsa bile bu eylemler suç olarak kabul edilir. Birleşmiş Milletlerin tahminlerine göre, her yıl yaklaşık 2 milyon kişi, insan tacirlerinin mağduru oluyor. 

Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç ile Mücadele Ofisi (UNODC) tarafından hazırlanan bir rapora göre, en çok kadınlar mağdur oluyor. Buna göre 2018’de dünya genelinde tespit edilen her 10 kurbandan beşi yetişkin kadın ve ikisi genç kızdı. Ayrıca göçmenler, dünya genelinde mağdurların önemli bir yüzdesini temsil ediyor. Brezilya Ulusal Episkoposlar Konferansı’nın (CNBB) İnsan Ticaretiyle Mücadelede Özel Pastoral Episkoposluk Komisyonu (CEPEETH) üyesi Msgr. Adilson Pedro Busin, insan ticaretinin Brezilya gerçeğinden çok uzak göründüğünü, ancak ülkede çok yaygın olduğunu söyleyerek, zorla çalıştırma ve istismar amaçlı insan kaçakçılığının altını çizdi.

Papa Françesko’ya göre, kilisenin rolü; önleme, farkındalık yaratma ve insan ticareti olgusunu ele alma alanında çalışmaktır. CNBB İnsan Ticaretiyle Mücadele Komisyonu bir poster hazırlayarak Katolikleri insan ticaretiyle mücadele eden sosyal ağlara karşı dikkatli olmaya çağırdı. ‘Köle Olmamak İçin Gözlerinizi Açın’ sloganıyla düzenlenen etkinlikte, deneyimler paylaşıldı, hedefler ve stratejiler tartışıldı. Ayrıca, Brezilya’da kölelikle mücadelenin uzun tarihini hatırlatan belge hazırlandı. Belgede, ‘‘2003-2013 tarihleri arasında çoğu kırsal kesimde olmak üzere her yıl ortalama 4bin kişi köle olarak bulundu. 2014’ten bu yana sayı azalıyor. Ancak 2021’den bu yana, köleliğin azaldığı düşüncesini çürüten açık deliller bulunuyor. Tüm ülkeler endişeli. Geçen yıl yaklaşık 2bin kişi kurtarıldı. Kölelik uygulaması devam ediyor, bizler de sesimizi duyurmaya devam edeceğiz’’ ifadeleri yer aldı.

İnsan kaçakçılığının en görünür şekillerinden olan bu suç, cezalandırılmıyor. Bundan dolayı binlerce işçinin onuru çiğnenmeye devam ediyor. Kırsal kesimlerde ve şehirlerde yaşayan göçmenler, siyahî erkekler ve kadınlar, ergenler, yaşlılar ve yerliler mağdur ediliyor. Etkinlikte, zorla çalıştırmanın engellenmesiyle kölelik sisteminin ortadan kaldırılmadığını, çünkü suçun çok yönlü ve birbiriyle bağlantılı olması nedeniyle bütüncül bir yaklaşım gerektiği belirtildi. Mektubu imzalayanlar, ‘‘Bu mücadeleye devam edeceğiz. Gözlerimizi açmaya, insanları teşvik etmeye, eylemlerimizi genişletmeye ve uyarlamaya devam edeceğiz’’ ifadelerinde bulundu. (fides)

Episkopos Kayyal, İskenderun’da Kadının Hristiyanlıktaki Rolünü Anlattı

Paskalya Oruç Döneminde, Mersin ve Hatay bölgelerinde yapılacak Patrikhane Programları kapsamında, Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği...

Nepal’de Dört Hristiyan Yargılanıyor

Nepal'in doğusundaki Madhesh eyaletinde dört Hristiyan, halkı din değiştirmeye zorladığı iddiasıyla yargılanıyor. İnanlılar, 10 Mart'ta Kolhabi kasabasında Hristiyan...

Hong Kong Katolik Kilisesi Tedirgin

Çin Halk Cumhuriyeti'nde kabul edilen yeni güvenlik yasası nedeniyle Hong Kong'taki Katolikler arasında endişe hakim. Milli Güvenlik...

Irak’ta Çay Evi Umut Veriyor

IŞİD 2014 yılında Irak'ın Ninova Eyaleti'nde bulunan Karakuş'u işgal etmeden önce Najeeb adlı Hristiyan, çay evi işletiyordu....

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi