20 Nisan 2024 Cumartesi

Patrik Sahak II: ”Tanrı’yı Bulmaya Çalışın Ama Tanrı’yı Bulurken Kardeşinizi Kaybetmeyin”

Bakırköy Dzınunut Surp Asdvadzadzni Ermeni Apostolik Kilisesi’nin geleneksel yıllık Sevgi Sofrası (Madağ) günü, 14 Kasım 2021 Pazar günü kutlandı. Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II’nin riyaset ettiği Kutsal Sunu Ayini (Surp Badarak), Kilise’nin din görevlisi Peder Şahen Uhanyan eli ile sunuldu.

Kilise diyakos ve okuyucuları Rab’bin sofrasına hizmet ettiler. İlahileri, şefleri Sercan Gazeroğlu’nun orgu eşliğinde ve yönetiminde Karasun Mangants Korosu üyeleri seslendirdi.

Peder Şirvan Mürzyan, Rahibe Kayane Dulkadiryan’ın yanı sıra Bakırköy Kilisesi Vakfı Başkanı Mesut Özdemir, yöneticiler ve kalabalık inanlılar da hazır bulundular.

Kutsal Sunu Ayini’nin ardından Patrik Kadasetli Sahak II, Ermenice ve Türkçe vaazlar verdi.

Türkçe vaazından bazı başlıklar şöyle;

İnsanlar dinlerini severler ve iman vasıtası ile de, dinlerinin en doğru, tek doğru olduğunu düşünürler ve ondan biraz farklı düşünen, inanan insanlara da kin beslerler, onları cehenneme göndermeye hazırdırlar öldükten sonra, ama bazen sabırları yetmez, bu dünyada cehennemi tattırmak isterler onlara. Onun için dinler tarihi, dinler savaşlarının tarihidir. Ama din savaşlarından daha büyük savaşlar mezhepler arasında olmuştur. Aynı dinin mezhepleri arasındaki savaşlar daha da büyük olmuş.

Peki bu nerden geliyor? Bu, bizim imanımızı, İsa’nın anladığı gibi yaşamamaktan geliyor. Bu bizim her şeyi bildiğimizi iddia etmemizden geliyor. Bu bizim Tanrı’yı, Yaradan’ı kendi insani formüllerimize esir etmemizden kaynaklanıyor. Tanrı, benim tanımladığım gibi olabilir sadece! Ben Tanrı’yı zaten sınırladım! O benim imanımda olduğu gibi olmak zorunda! Şimdi Tanrı, sevgili kardeşler bizim sözcüklerimize sığmaz. Hiç bir söz, cümle, hiç bir iman ikrarı, amen, Yaratan’ı anlatamaz. İnsan aklının toplamı. Bütün bilgilerin toplamı da O’nu anlamamıza yetmez. Dolayısı ile böyle bir varlıkla işimiz varken, niçin biz, birazcık daha bizden farklı inananı cehennemin dibine gönderme ruhuna erişiyoruz. Çünkü öyle eğitiliyoruz biz. Dinimizi öyle öğreniyoruz biz. Küçücük bir bilgi sapmasına tahammül etmeyen bir Tanrı’yı öğretiyoruz biz. Halbuki İsa’dan bize gelen öğreti bu değil. Neye inandığın için kurtulmayacaksın, nasıl inandığın için kurtulacaksın. Yani, İsa’nın öğretilerini sıralamaya koyacaksın. İsa’nın en büyük öğretisi hangisi? Sevgi. “Benim sizi sevdiğim gibi, siz de bir birinizi seveceksiniz” dedi. Ve bu sevgiyi biz anlamadığımızda o zaman hemen daha kolaylarına iniyoruz. İnancın formüle edilişine iniyoruz ve diyoruz ki ben bu formüle inanıyorum, bu formüle inanıyorsam kurtulacağım. İsa’da diyor ki; yok öyle şey, o inandığın formüller seni seven insan haline getiriyor mu?

İsa ne diyor; “Bizim komşumuz ilişkiye geçtiğimiz her insandır. Hayatın karşımıza çıkarttığı her insan, ırkına, diline, dinine bakmadan, bizim komşumuzdur. Kendimiz gibi sevmek zorundayız. Onun da ölçütü, altın kuraldır, sana ne yapılmasını istiyorsan, sen de başkasına onu yapacaksın.”

Peki nerden başlayacağız buna? Benden başlayacağız. Ben İsa’yı takip edeceğim. Ben onu elimden geldiğince takip etmeye çalışacağım. Nasıl? Herkesi kendi komşum edinerek. Herkesi kendim gibi görerek. Bağışlamayı, affetmeyi bir kural olarak benimseyeceğim. O zaman dünya daha güzel bir yer haline gelecek.

Ama biz ortalardaysak, genellikle sorunumuz yok, şikayetimiz de yok bu sistemden. Çünkü bir yerlerdeyiz ve halen umudumuz var piyango bileti ile sınıf atlamaya. Hayır! Mutluluk, başarı, insanlık, hepimizin beraber kurtulduğu insanlıktır. Hepimizin birlikte bu dünyayı Tanrı’nın çocuklarının sofrası olarak gördüğü ve kullandığı bir başarıdır. Buna erişmeden biz erişemeyiz.

Ama aynı zamanda onlara Hıristiyanlığı öğreteceğiz. Sevmeyi, paylaşmayı, hep beraber kardeş olmayı, hep beraber Ermeni Hıristiyan olmayı, hep beraber Türkiye olmayı ve mutluluğun bu şekilde sağlanacağını öğretmemiz gerekiyor. Ve bu da eğitimle olacak. Öyle ki sevgili kardeşlerim, bu günkü İncil’de İsa öğrencilerine ve bize diyor ki; dininizi, Tanrı’ya giderken kullandığınız yolu ve imanı en azından başkaları için cehenneme çevirmeyin. Başkalarının hayatını karartmayın dininiz yüzünden. Pek çok şeyle zaten insanların hayatı karartılıyor bari din insanlara onu getirmesin. Sevmeyi, bağışlamayı öğrenin siz ve kendi yolunuzla Tanrı’ya gidin. Yaşayabiliyorsanız güzel örneğinizi verin ve insanlar sizin inancınızı örnek alsınlar, heveslensinler sizin gibi insan olmaya. Çünkü biz hepimiz insanız, hepimiz kardeşiz ve bu kardeşliği keşfettirmeyen din, bu kardeşliği düşmanlığa çeviren her din, yanlış dindir. Kötü, zararlı dindir. Onun için sevgili kardeşler inancınıza bakın, inancınızda başka inançlara karşı her hangi bir burukluk varsa o yerini duaya alsın. Onlar için dua etmeyi, hayır dua etmeyi öğrenin ve sonra da yavaş yavaş onlarda iyi olan şeyleri görmeye başlayın. Her iyi şey sizde değil. Herkeste iyi bir şeyler var. O zaman sizi yumuşatacak ve İsa’nın istediği gibi imanlılara dönüşeceksiniz. Evet Tanrı’yı bulun. Tanrı’yı bulmaya çalışın ama Tanrı’yı bulurken kardeşinizi kaybetmeyin. İnsanı kaybetmeyin. Tanrı sevgisi insan sevgisini çoğaltsın ve artırsın.

Tanrı sizinle beraber olsun, bereketlesin, ruhunuzu kutsasın. Amen.

Vaazların ardından Patrik Kadasetli Sahak II, Bakırköy Dzınunt Surp Asdvadzadzni Kilisesi’nin Sevgi Sofrası’nı (Madağ) kutsadı. Sonrasında Kilise’nin ve Dadyan okulunun kurucuları “Dadyan” ailesi ve tüm Rab’de uyuyanlar için Ayin-i Ruhani (Hokehankisd) duaları okundu.

Tören, Patrik Hazretleri’nin kutsaması ve hep birlikte söylenen Rab’bin duası ile son buldu.

Törenin ardından salgın şartları dolayısı ile sınırlı sayıda katılımla “Sevgi Sofrası” (Madağ) yemeği gerçekleşti.

Episkopos Kayyal, İskenderun’da Kadının Hristiyanlıktaki Rolünü Anlattı

Paskalya Oruç Döneminde, Mersin ve Hatay bölgelerinde yapılacak Patrikhane Programları kapsamında, Antakya ve Tüm Doğu Kiliseleri Patriği...

Nepal’de Dört Hristiyan Yargılanıyor

Nepal'in doğusundaki Madhesh eyaletinde dört Hristiyan, halkı din değiştirmeye zorladığı iddiasıyla yargılanıyor. İnanlılar, 10 Mart'ta Kolhabi kasabasında Hristiyan...

Hong Kong Katolik Kilisesi Tedirgin

Çin Halk Cumhuriyeti'nde kabul edilen yeni güvenlik yasası nedeniyle Hong Kong'taki Katolikler arasında endişe hakim. Milli Güvenlik...

Irak’ta Çay Evi Umut Veriyor

IŞİD 2014 yılında Irak'ın Ninova Eyaleti'nde bulunan Karakuş'u işgal etmeden önce Najeeb adlı Hristiyan, çay evi işletiyordu....

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi