İstanbul Kadıköy’de Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin kapı duvarının üstüne çıkıp erik dalı oynayarak başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve siyasilerce de büyük tepki toplayan 3 sanık hakkında mahkeme hükmünü verdi. Savcılığın, “kamu barışını bozucu” diyerek 1’er yıla kadar hapislerini istediği sanıklar için mahkeme, “Biri kilise üzerine çıkmadı. Çıkanlar da suç kastıyla hareket etmedi” diyerek ‘şüpheden sanık yararlanır’ vurgusuyla beraat kararı verdi.
İstanbul Kadıköy’de Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin kapı duvarının üstüne çıkıp erik dalı oynayan ve haklarında ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılama’ suçundan birer yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan 3 sanık hakkında mahkeme kararını verdi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre 12 Temmuz 2021 günü günü gece 01.30 sularında Kadıköy’deki Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin önüne Ozancan Yılmaz, Ömer Faruk Arman ve Yunus Emre Uzun adlı 3 arkadaş geldi. Yılmaz araçtan müzik açtı, arkadaşları ise bir skandala imza attı. Kilisenin haç işareti bulunan ön duvarına çıkıp erik dalı oynadı. Olaya ilişkin görüntüler sosyal medyada kısa sürede yayıldı. Siyasilerce ve kamuoyu nezdinde de büyük tepki topladı.
Savcılık, ibadethane duvarına çıkıp alenen müzik eşliğinde oynama eyleminin kamu barışını bozucu mahiyette olduğu değerlendirmesi yaptı. Şüphelilerin eylemlerini kabul ettiğini belirten savcılık, 3 isim hakkında da ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılama’ suçundan birer yıl kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
İstanbul Anadolu Asliye Ceza Mahkemesi’nde basit yargılama usulüyle görülen davada mahkeme ise kararını verdi. Eylemin kamuoyu nezdinde tepki topladığı ve çok sayıda vatandaş tarafından sosyal medya vasıtasıyla eleştirildiğini belirten mahkeme, sanıkların suçu kabul etmediği ve suç kastıyla hareket etmediklerine dair ifade verdiklerini belirtti.
Sanıklardan Ömer Faruk Arman ve Yunus Emre Uzun’un alkollü olduklarını, arabada müzik açtıklarını, etrafın kalabalık olduğunu söylediği ve Kadıköy’de eğlence olduğunu, bir an etraftakilerin de dans etmeye başladığını, bunun üzerine kilise duvarına çıkıp kendilerinin de dans ettiklerini dini değerleri aşağılama gibi bir kasıtlarının olmadığını savundukları anlatıldı.
Mahkeme, sanık Ozancan Yılmaz’ın kilise duvarına çıkmadığını, diğer sanıkların çıkıp oynadığını belirten mahkeme bu durumda Yılmaz’ın suç işlediğine, oynayan sanıkların da suç kastıyla hareket ettiklerine dair somut ve inandırıcı bir delil elde edilemediğini belirtti. ‘Şüpheden sanık yararlanır’ ilkesini dikkate alarak beraatlarına hükmetti. (ErmeniHaber)
