Yeşilköy Surp Isdepanos Kilisesi’nde 18 Eylül 2022 Pazar günü gerçekleşen Kutsal Sunu Ayini’ne (Surp Badarak) Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II riyaset etti ve vaaz verdi.
Surp Badarak’ı yurt dışından ülkemizi ziyarete gelen Üstrahip Kusan Alcalyan sundu. Diyakos Berc Yeramyan, kıdemli okuyucu Sevan Kıran ve okuyucular Rab’bin Sofrası’na hizmet ettiler. Rahip Hovagim Seropyan, kilisenin din görevlisi Kıdemli Peder Goryun Fenerciyen, Yeşilköy Kilisesi Vakfı Başkanı Habib Özfuruncu, yöneticiler ve inanlıların hazır bulunduğu ayinde ilahileri, Surp Isdepanos Kilisesi Sahak Mesrop korosu üyeleri seslendirdiler.
Diyakos Berc Yeramyan günün İncil okuma parçasını okudu ve Kutsal Kase’yi getirdi. Rab’bin duasının okunmasının ardından Rahip Hovagim Seropyan, toplu tövbeyi ettirdi. Komünyon (Hağortutyun) dağıtımı ile biten Surp Badarak’ın sonunda Patrik Kadasetli Sahak II. Ermenice ve Türkçe vaaz verdi. Ermenice vaazında özetle; dünya değerlerine göre bilgi, yetenek ve parasal zenginliğin önemsendiğini oysa asıl zenginliğin Tanrı ile zenginleşmek olduğunu, dünyasal zenginliğin ölümle son bulduğunu, Tanrı’da zenginleşmenin ise ölümden sonra da gerekli olduğunu belirtti. Türkçe vaazından bazı bölümler şöyle;
”İnsanın hayatta en çok istediği şeylerden birisi ışık. İnsan gözlerinin ışığını kaybettiğinde nerdeyse dünyanın %90’ını yitirir. İsa da diyor ki; Bedenin ışığı gözdür. Işık önemli ama ilginç bir şekilde Tanrı sadece bedensel ışık yaratmadı, ruhsal ışık da var. Onun için dedi İsa; “Dünyanın ışığı Benim, Benim ardımdan gelen karanlıkta kalmaz.” Işık aynı zamanda bizim ruhumuz, aklımız için gerekli. Dünyadaki en kötü karanlık cehaletin karanlığıdır. Okul ve aile Kilise’nin yaşandığı yerlerdir. Biz, zannediyor musunuz ki burada, geldiniz, 1.5-2 saatte Hristiyanlığı yaşıyoruz. Yok Hristiyanlığı yaşamanın yeri bu değil, burası şarj olmanın yeri. Bu Kilise ve Kilise ayinleri, hayatımızı Hristiyanca ve Ermenice yaşayabilmemiz içindir. Buradan aldığımız ışıkla, aydınlanmayla hayatımızı, evimizde, işyerimizde, okulumuzda, eş dost ortamında yaşayalım diyedir. Bu yüzden eğitim insan hayatında en önemli şeylerden birisidir. Dünyayı eğitim kurtaracaktır ama doğru eğitim, bilginin artması değil. Dünyanın baş belası, iyi öğrenim görmüş ama iyi eğitilmemiş insanlardır. Yani çok iyi şeyler biliyorlar her şeyi yapıyorlar ama bilgilerini ölüm aracı olarak kullanıyorlar. Silahlar, hastalıklar üretmek için kullanıyorlar. Bilgilerini başkalarını mutsuz etmek için, sadece kendileri zengin olmak için kullanıyorlar, insanlığın baş belası bunlar. Büyük saygı gösteriyoruz bu insanlara, göstermeyin hakları yok saygı duymaya. Evet dünyayı eğitimle güzelleştireceğiz ama eğitim çift yönlü bir kılıçtır size dediğim gibi, yaşatır ya da öldürür. Eğitim kendisi kibir de getirir. Kendini üstün görmeye başlar öğrenen ve başarılı olan kişi kendisine hayat veren toplumu unutur. Onun için beni dinleyenler bu vakıf seçimlerine katılsınlar. En azından gidip oy kullansınlar, bu destektir. Sen de ilgileneceksin, Kiliseni kim yönetiyor, okulunun müdürü kimdir, öğretmenler kimlerdir bunlarla ilgileneceksiniz. Okullar açıldı, ilk haftasını tamamladık. Velileri, okulları, yöneticileri bir telaş aldı, 9 aylık bir maraton. 9 ay neyi hatırlatıyor size? Doğumu değil mi? Öyle ki bu 9 ay boyunca öğrencilerimiz akıllarında doğumlar gerçekleşecek, 1 sene sonra aynı insanlar olmayacaklar. İnsan bedence bir kere doğar ama akılca bin kere doğar. Her bilgiden biz doğarız. Bu yeni dönemde okullarımız çalışanlarına, müdürleri, öğretmenleri, öğrencilerine ve bütün bunları koruyup himaye eden yöneticilerine başarı diliyorum. Tanrı onlarla olsun.”
Vaazların ardından Üstrahip Kusan’ın ailesi ve tüm Rab’de uyuyanlar için Ayin-i Ruhani (Hokehankisd) duaları okundu. Daha sonra hep birlikte söylenen Rab’bin duası ve Patrik Hazretleri’nin kutsaması ile tören son buldu.
