Katolik Kilisesi, uzun zamandır cezayı belirli suçların ciddiyetine uygun bir karşılık olarak görüyor, aşırı olsa da ortak yararın korunması adına kabul edilebilir olduğuna inanıyordu.
Tecavüz ve cinayet suçlamalarıyla idam cezasına çarptırılan 48 yaşındaki Larry Swearingen, geçtiğimiz günlerde zehirli iğneyle hayatına son verildi. 19 yıl önce tutuklanan Swearingen, bu yıl idam edilen 12. kişi oldu. Bunun üzerine ABD’li Episkopos ölüm cezasının ”İnsanlık Onuruna Saldırı” olduğunu söyledi.
Ağustos 2018’de Papa Françesko, Katolik Kilisesi’nde Kateşizm’in ölüm cezası konusunda yeni bir düzenleme yapılmasını buyurdu. Floridalı Episkopos ve aynı zamanda Barış ve İnsan Hakları Gelişim Komitesi başkanı olan Frank Dewane, ‘‘Kilisenin ölüm cezasına ilişkin tutumu, yakın zamanda Papa Françesko tarafından kabul edilemez olduğu açıkça söylendi. Çünkü kişi dokunulmazlığına ve insan onuruna çok büyük bir saldırıdır’’ dedi.
Episkopos Dewane, ölüm cezasının etkili olmadığını da söyledi. ‘‘Bir cezanın umut boyutu ve rehabilitasyon hedefi olmalı. Ölüm cezası bunların çok gerisinde kalıyor’’ dedi. Episkopos, istatiksel verilerin ölüm cezalarının sanıldığının aksine caydırıcı olmadığını gösterdiğini söyledi.
Katolik Kilisesi, dünya çapında ölüm cezasının kaldırılması için kararlılıkla çalışmaya devam ediyor. (vaticannews.va)