Küresel ısınma ve iklim değişikliği dünyayı tehdit eden en büyük çevre sorununu oluşturuyor. Dünyadaki herkesi ilgilendiren bu sorun nedeniyle, gelecek yıllarda, kuraklık, sel, Covid-19 benzeri salgın hastalıklar ve su savaşları gibi hali hazırda görülen felaketlerin sayısının artması bekleniyor. Ancak, ABD’de yapılan yeni bir araştırma, iklim değişikliğinin etkinlerini durdurmanın tamamen insanların elinde olduğunu gösteren bir çalışmaya imza attı. Buna göre, küresel olarak net sıfır karbon emisyonlarına ulaşılabilmesi halinde dünyadaki küresel sıcaklıklar sadece birkaç 10 yıl içinde dengelenebilir.
Dünya iklim felaketine hızla yaklaşıyor olabilir, ancak ABD’li bilim insanları sera gazı emisyonlarının hızla ortadan kaldırılmasıyla küresel sıcaklıkların sadece birkaç on yıl içinde dengelenebileceğini açıkladı.
Uzun yıllar boyunca, karbon emisyonları hızla kesilse bile, küresel ısınmanın nesiller artarak devam edeceği varsayıldı. Bilim insanları tarafından gelecekteki sıcaklıklarda tahmin etmek için oluşturulan iklim modelleri ise atmosferdeki belirli bir karbondioksit konsantrasyonuna dayanıyordu. Ancak, net sıfır emisyonun sonuçları daha önce hiç değerlendirilmedi.
100’DEN FAZLA ÜLKE 2050 YILINA KADAR NET SIFIR EMİSYONA ULAŞMAYI PLANLIYOR
Bununla birlikte, 100’den fazla ülke, 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşma sözü verdi. İngiltere, Japonya ve Avrupa Birliği net sıfır hedefine ilişkin planını açıkladı ve yakında Joe Biden’ın yeni yönetimi altında ABD’nin de bu ülkeler arasına katılması bekleniyor.
Pennsylvania Eyalet Üniversitesi’nden iklim bilimci Michael Mann, küresel olarak net sıfır emisyonu ulaşılması halinde “Yüzey sıcaklıkları ısınmayı durdurur ve ısınma birkaç on yıl içinde stabilize olur. Çünkü insan faaliyetlerinin yüzey ısınması üzerinde doğrudan ve anında bir etkisi vardır” ifadelerini kullandı.
KARBON EMİSYONLARININ AZALMASI YERYÜZÜNDE SOĞUMAYI SAĞLAYACAK
Mann, yapılan çalışmada, diğerlerinden farklı olarak Dünya’nın doğal sistemlerinin dinamizminin hesaba katıldığını söyledi. Mann emisyonların durdurulması halinde, okyanusların, sulak alanların ve ormanların devasa karbon emme kapasitesi nedeniyle atmosferdeki karbondioksit oranının gittikçe azalacağını ifade etti. Mann bu durumu , musluktan akan suyun lavaboyu doldurmasına benzetti. Mann, “gelen su nedeniyle su seviyesi yükselmeye devam edecek, ancak akışı azaltırsanız, drenaj açık kaldığı için lavabodaki su seviyesi düşecektir” dedi.
Çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılardan Zeke Hausfather ise, “Bu düşen atmosferik CO2, yavaş okyanus ısısı alımı yeterli soğutmaya neden oluyor ve küresel sıcaklıklar, net sıfır emisyonlara ulaşıldıktan sonra nispeten sabit kalıyor. Ben bunun iyi bir haber olduğunu düşünüyorum, çünkü bu yüzyılda ve sonrasında küresel sıcaklıkların ne kadar artacağının tamamen insanlara bağlı olduğunu gösteriyor” dedi.
“SICAKLIK BUZUL ÇAĞI’NDAN 100 KAT DAHA HIZLI DEĞİŞİYOR”
Sanayi Devrimi’nden günümüze kadar olan dönemde dünya şimdiden ortalama 1,1 derece ısındı. 2015 yılında imzalanan Paris İklim Anlaşması kapsamında 100’ü aşkın ülke sıcak hava dalgalarını, selleri, insanların kitlesel yerinden edilmelerini ve diğer felaketleri önlemek için, yüzyılın sonuna kadar 1,5 dereceyle sınırlamayı taahhüt ettiler.
Texas A&M Üniversitesi’nde iklim bilimci ve Nature Climate Change’de yayınlanan makalenin ortak yazarı Andrew Dessler, ”Şu anda sıcaklığı son buzul çağında olanlardan yüz kat daha hızlı değiştiriyoruz. Birkaç yüz yılda fazladan bir derece, birkaç on yıldaki bir dereceden çok daha az zarar veriyor. Sorun hala çok ciddi, emisyonları olabildiğince hızlı azaltmamız gerekiyor ve daha sonra kararlı ısınmayla başa çıkacağız” diyerek ısınmanın meydana geldiği zaman dilimine dikkat çekti. (NTV)
