Kaliforniyalı bir kâşif, Nuh’un Gemisi’nin bugünkü modern Türkiye’nin Ağrı Dağı’nın üzerinde olduğuna dair yeni kanıtlar bulduğunu ve tekne kalıntılarının hala yukarıda dağın üzerinde olduğunu iddia etti.
Geçtiğimiz günlerde Dünyanın dört bir yanından gelen 100’den fazla araştırmacı, Ağrı Dağı’ndaki Nuh’un Gemisi hakkında, teknenin bulunduğu son yeri keşfedip keşfedemeyeceklerini araştırmak için üç günlük bir uluslararası sempozyum için toplandı.
Seventh-day Adventist Kilisesi’nin sponsorluğunu üstlendiği Geoscience Research Institute’ten Raul Esperante, dağın etrafındaki mevkileri ziyaret ederek yeni kanıtlar bulmayı planladığını açıkladı.
Ermenistan Halk Radyosu’na göre, Esperante, “Amacım geçmişteki doğal afetlerle ilgili ipuçlarını bulmak için dağ etrafındaki mevkileri ziyaret etmek” dedi.
2010’da, Çinli ve Türk araştırmacılar geminin kalıntılarını bulmak için bölgeye bir seyahat gerçekleştirdiler. Birkaç hafta sonra ekip, Türkiye’nin en yüksek zirvesi olan Ağrı Dağı’nın yaklaşık 13bin feet yüksekliğinde bir “mavna benzeri” yapıdan ahşap örnekler bulduklarını, karbon yaş tayininin, tahtanın yaklaşık 4.800 yaşında olduğunu ortaya çıkardığını ve bunun, selin gerçekleştiği söylenen aynı tarihsel döneme denk geldiğini iddia etti.
Esperante, keşfin ‘’daha çok titiz, ciddi bilimsel çalışma” gerektirdiğini ve araştırmaya devam etmesi için daha fazla maddi yardım istediğini söyledi.
The Nation’un bildirdiğine göre, Esperante, “Bulgularımın sonuçları kitaplar, yayınlar ve dergilerde yayınlanacak ancak bu noktada ne bulacağımızı bilmek için çok erken” dedi. “Bilim camiası, Ağrı Dağı’nda Nuh’un Gemisi’nin varlığından haberdar olduktan sonra, bunu halka açık hale getirebiliriz” diye ekledi.
Sydney Üniversitesi’nden Doktora derecesi olan genç-Dünya yaratılış teorisi savunucusu olan Andrew Snelling, Ağrı’nın geminin son bulunduğu yer olamayacağını çünkü sel suları geri çekilinceye kadar dağın oluşmadığını iddia etti.(christiantimes)
