İki tanınmış Hristiyan lider, Hristiyanları komplo teorilerini reddetmeye ve COVID-19 aşısını benimsemeye teşvik ederek, aşıları yaşam yanlısı etikle uyumlu ve Tanrı’nın ortak lütuf örneği olarak nitelendirdi.
Russell D. Moore ve Walter Kim, Washington Post için birlikte yazdıkları bir köşe yazısında, bazı müjdecilerin aşı olma konusundaki tereddütlerine değindi. Moore, Güney Baptist Toplumu (Southern Baptist Convention) Etik ve Dini Özgürlük Komisyonu başkanıyken Kim, Ulusal Müjdeciler Derneği’nin başkanı.
Moore ve Kim, ‘‘Aşılar, Hristiyanların sevinmesi ve Tanrı’yı yüceltmesi için bir nedendir. Kutsal Kitap, tıbbı insanlar tarafından keşfedilen ancak Tanrı tarafından sağlanan ortak bir lütuf olarak tanımlıyor. Elçi Pavlus, 1. Timoteos 5:23’te mide rahatsızlıkları için şarap içilmesini tavsiye etti. Büyük ihtimalle şarabın mideyi rahatlatıcı ve dizanteriyi önlemek için dezenfekte edici özelliklerini fark etmişti. Aşılama da aynı şekilde önleyici bir önlem ve sadece aşı olan kişiyi değil, tüm toplumu ilgilendiriyor. Aşılamayla birlikte Hristiyanlar yeniden kiliselerinde kucaklaşabilir ve yüksek sesle ilahiler söyleyebilir’’ ifadelerinde bulundu.
Moore ve Kim, bazı Müjdecilerin endişelerine değinerek, COVID-19 aşılarına fetüs hücrelerinin enjekte edilmediğini belirtti. Belirli bir aşıdan bahsedilmemiş olsa da, Pfizer ve Moderna aşıları yaşam yanlısı Charlotte Lozier Enstitüsü tarafından, ‘etik açıdan tartışmasız’ olarak tanımlandı.
İki lider komplo teorilerini reddederek, ‘‘Papa Françesko ve önde gelen biyoetikçilerle, bu aşıların kullanımının sadece yaşam yanlısı etikle tutarlı olmadığı, aynı zamanda özellikle savunmasız yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıflamış olanlar için hayatı koruma değerinin bir kabulü olduğu konusunda hemfikiriz. Bazıları, sosyal medya veya e-mail hesaplarından koronavirüs aşısının tehlikeleri hakkında asılsız iddialar okudu. Bill Gates’in Vahiy bölümünde anlatılan canavarın işaretini mikroçipler yardımıyla kan akışımıza yerleştirmeye çalışacağı gibi tuhaf iddialar işittik. Komplo teorilerine inanmayanlar arasında bile tedirginlik görüldü. Çünkü çoğu insan, öne sürülen her iddiaya cevap verecek tıbbi uzmanlığa sahip değil. Ancak bu komplo teorileri gerçeği yansıtmamaktadır. Birçoğu koronavirüsün aldatmaca olduğunu ve hükümet tarafından planlanmış olduğunu iddia etmektedir. Bu kaynaklar bize COVID-19’un mevsimsel gripten daha fazla ölüme neden olmayacağını ve başkanlık seçimlerinden sonra sosyal mesafe veya maske önlemlerinin işitilmeyeceğini söylemişti. Tüm bu iddiaların asılsız olduğu anlaşıldı ve aşılarla ilgili karanlık iddialar da öyle’’ açıklamasında bulundu.
Aşı olmanın komşumuzu sevmenin bir örneği olduğuna değinen iki lider, ‘‘Komşumuza, özellikle de hasta ve yaşlılara olan sevgimizi, onları öldürebilecek bir virüsü istemeden bulaştırma ihtimalini azaltarak ifade edebiliriz. Felçli adamı damdan İsa Mesih’in yanına ulaştırmayı isteyen adamlar alay edilme veya düşme riskini göze alarak bunu yaptı. Arkadaşlarını seven adamlar onu İsa’ya götürmek istedi. Arkadaşlarımızı ve komşularımızı sevmek için damdan inmeye veya kiremitleri kırmamıza gerek yok. Tek yapmamız gereken aşı olmak’’ dedi. (CHL)
