Geçtiğimiz Ağustos ortasında Taliban iktidara gelmeden ölümle tehdit edilen, Hindistan’a kaçan genç bir Hristiyan kadın, vizesi birkaç gün içinde sona erdiğinde Afganistan’a dönmek zorunda kalabileceğini söyledi.
24 yaşındaki Esin (adı güvenlik nedeniyle değiştirildi), Ağustos ortasında Taliban kontrolü ele geçirmeden hemen önce Afganistan’dan kaçtı. Mühtediler için tehlike riski o kadar yüksekti ki, annesi ve erkek kardeşi, diğer akraba ve komşuların şiddetli tepkisinden korktukları için, daha üç yıl önce birbirlerine, Hristiyan olduklarını açıklamışlardı.
Esin, kendisini öldürmekle tehdit eden komşularının en büyük tehdidiyle karşı karşıya kalırken, ailesinin onu Ağustos ayı başlarında Hindistan’a giden bir uçağa bindirmeyi başardığını söyledi. Annesi, erkek kardeşi ve kız kardeşi, bu hafta başka bir ülkeye gidinceye kadar Afganistan’da saklanıyordu.
Esin, Aralık 2020’de kendisi evde Kutsal Kitap okurken komşuların eve girip, “Seni öldüreceğiz. Sen bir Kafirsin, seninle aynı yerde kalamayız” dediklerini söyledi.
Morning Star News’e konuşan Esin, “Beni Kutsal Kitap okurken buldular ve bunu görünce şok oldular” dedi.
Birkaç gün sonra ailenin evinin kapısında bir mesaj bulduğunu söyledi: “Dur, yoksa seni ve aileni öldürürüz.”
Cep telefonunda, Mesih’i takip etmeye devam etmesi halinde tecavüz tehditleri de dahil olmak üzere, kısa mesajlarla birçok uyarı ve tehdit aldı. Tehditler özellikle bir gün işe giderken, kendisini saldırmakla tehdit eden bıçaklı bir adamdan kaçtığında tüyler ürpertici hale geldi, ancak daha sonra onun Hristiyan olmayanlara da saldırmaya çalıştığını öğrendi.
Haziran ayında 7 yaşındaki kız kardeşinin eve korkmuş halde geldiğini ve arkadaşlarının, anne babalarının Esin’in kendi dinlerinden olmadığını ve bir gün onu öldüreceklerini söylediği için onunla okula gelemeyeceklerini belirttiklerini söyledi. Esin’in annesi daha sonra ailenin ülkeyi terk etmesi gerektiğini söyledi.
Esin tüm aile için vize başvurusunda bulunduğunu, ancak sadece kendisini gönderecek kadar paraları olduğunu söyledi.
Esin, Morning Star News’e verdiği demeçte, “Annem en çok benim hayatım tehlikede olduğu için önce gitmem gerektiğini ve onların daha sonra ardımdan geleceklerini söyledi” dedi.
Taliban, birkaç gün sonra Kabil’i ele geçirerek, Esin’in Hristiyan ailesine duyduğu endişeyi artırdı:
“Aceleyle Hindistan’dan onlar için bilet ayırtarak, yanımdaki büyük para yığınını tükettim, böylece ailem orada mahsur kalmayacaktı. Ailem ayrılmaya hazırdı ama ne yazık ki, uçuşların hepsi ayrılacakları gün askıya alındı.”
Afganistan, Hristiyan destek organizasyonu Open Doors’un Hristiyan olmanın en zor olduğu ülkelerin 2021 Dünya İzleme Listesi’nde Kuzey Kore’den sonra ikinci sırada yer alıyor. Başka bir dine geçmek, ölüm, hapis veya mülke el koyma ile cezalandırılan mürted olarak kabul ediliyor.
AİLE SIRLARI
Esin, vizesinin yakında sona ereceğini ve uzatmak için yetkililerle görüştüğünü söyledi. Esin, Hristiyan olanlarının o zamandan beri muhalefet, tehdit ve yıldırma ile karşı karşıya kaldığı ailesinin altı çocuğundan biriydi.
Esin, İsa Mesih’in adını ilk kez 7 yaşındayken en büyük abisi telefonda söyleyince duymuştu. Kutsal Kitap satışının kısıtlı olduğu bir ülkede internet erişimi olmadan büyüdüğünden, Mesih hakkındaki doğal merakını sürdüremediğini söyledi.
Meraklı doğası onu dinini sorgulamaya yöneltti ve üniversitedeki din araştırmaları profesörlerine din konusunda meydan okuduğunda, birkaç arkadaşı onunla görüşmeyi bıraktı ve onu “kafir” olarak nitelendirdi.
Esin, Filipinler’den bir kızın bahsettiği 2017 yılına kadar Mesih’in adını bir daha duymadı; Esin, kendisinden bahsetmesi için ısrar etti. Ertesi yıl Esin, İsa Mesih’e iman etti.
Esin, ”Kendimi kaybetmiştim ama iyi ki babam beni aradı, buldu ve bana Yolu gösterdi. Artık Hristiyan bir kız olduğum için çok minnettarım.”
İnancını öğrenmeden önce, abisi de yıllarca gizli bir şekilde iman etmişti. 1990’ların sonlarında savaşta ezilen ülkeyi terk etmişti – yıkım öylesine büyüktü ki, 11 yaşında iş aramak için ülkeden ayrılmıştı- ve Çin, İtalya ve İran’daki Hristiyanlarla tanışmıştı. Ona yardım etme çabalarını Hristiyan oldukları için çoğunlukla reddettiğini söyledi.
İran’da kendisi için dua edip edemeyeceğini soran bir Hristiyan’ı geri çevirdi, ancak iki ay sonra aynı adamın bir dua toplantısına katılma teklifini kabul etti.
Esin, “Toplantının sonunda pastör isteyenler için dua etmeyi teklif etti” dedi ve ekledi: ”Abim yüreğinde, İsa Mesih kalbine teselli ve esenlik getirirse, O’nu Tanrısı olarak kabul edeceğini söyledi; aksi takdirde O, onun için [sadece] bir peygamber olarak kalacaktı.”
Esin, o gece abisinin Tanrı’nın dokunuşunu hissettiğini; yüklerinin ve sorunlarının ortadan kalktığını hissettiğini ve hayatının en huzurlu uykusunu yaşadığını söyledi. Abisi, İranlı’dan bir İncil istemiş ve okumaya başlamıştı.
Esin’in abisi 2005’te Hristiyan olup vaftiz edildiğinde, inancını cesaretle açıklarken meslektaşlarından birkaç tehdit aldı, ancak Esin onun dininden döndüğünü henüz öğrenmemişti. Abisinin Çin’de tanıştığı bir Afgan, inancını öğrendiğini ve Afganistan’daki kendi ailesini telefonla arayarak onları tebdil hakkında bilgilendirip, akrabalarına Esin’in ailesini ya köyden sürmelerini ya da öldürmelerini söylemişti.
O sırada aileden hiç kimse babanın gizli bir Hristiyan olduğunu bilmiyordu. Esin, abisinin babasını arayıp hristiyan olduğunu haber verince, babasının, “Çok mutluyum, doğru yolu seçtiğini biliyorum. Güvenlik nedeniyle başkalarına [Mesih’e olan inancımı] söyleyemedim. Korkuyordum ve ailenin diğer üyelerinin hayatlarını riske atamazdım” diye cevap verdiğini söyledi.
Esin’in babası kimseye kendisinin gizli bir Hristiyan olduğunu söylemese de, Esin, eve bir İncil getirip okumaya başladığında onu cesaretlendirdi. Esin, babasıyla inancı hakkında konuşma fırsatı bulamadığını, çünkü 2018’de Hristiyan olduğu aynı yıl öldüğünü söyledi.
O yıl abisinde bir Kutsal Kitap olduğunu ve onu düzenli olarak çalıştığını öğrendi. Ancak o zaman annesinin, kendisinin ve abisinin birbirlerine İsa’ya olan inançlarını anlatabildiklerini söyledi.
Esin, annesine, abisine ve küçük kardeşine kavuşacağına tüm kalbiyle inandığını söyledi: ”Umudum var ve bu umudu canlı tutmaya devam edeceğim çünkü umudumun kaybolduğu gün, inancımın kaybolduğu gündür.” (CHL)
