Hristiyanlara yönelik zulmü araştıran ve insan haklarını savunan bir kuruluş olan Global Christian Relief’in başkanı ve CEO’su David Curry, Afganistan’daki korkunç durum hakkında uyarıda bulundu.
Curry, ‘‘Taliban, yönetimi ele geçirdi. Acımasız yönetimin üzerinden 18 ay geçti. Ülkede kız çocukları okula gidemiyor. Kadınlar çalışamıyor, sokağa bile çıkamıyor. Taliban ile aynı düşünceyi paylaşmayanlar acımasız cezalara maruz kalıyor. Hristiyanlar şiddetli bir zulümle karşı karşıya kaldı. Ülkeyi terk edemeyen Hristiyanlar saklanıyor veya evlerini terk ediyor’’ dedi.
Curry, dünyanın dört bir yanındaki Hristiyanların dikkatlerini önemli bir gerçeğe çevirdi. Curry, ‘‘Afganistan’da Hristiyanların güçlenmesine ve istikrar kazanmasına yardımcı olmak için neler yapabileceğimizi düşünmeliyiz. Belki de ülkeye nasıl gidebileceğimizi düşünmeliyiz ve kiliseyi ayağa kaldırmak için çalışmalıyız’’ dedi.
Taliban’ın kontrolündeki bölgelerde mahsur kalan Hristiyanlar için dua edilmesini isteyen Curry, ‘‘Ülkede acımasız olaylar yaşanıyor. Kiliseyi güçlendirmek için elimizden geleni yapmalıyız’’ dedi. Taliban’ın şiddetli zulmüne rağmen Hristiyanlığın ülkede hızla büyüyeceğine inanılıyor. Release International, ‘‘Şiddetli zulme rağmen Afganlar arasında Hristiyan inancının yayılacağına dair işaretler var’’ dedi.
CBN’den Faithwire, Taliban yönetimi altında yaşamın özellikle Hristiyanlar için acımasız ve tehlikeli olduğunu bildirdi. Hristiyanların maruz kaldığı acı, yoksulluk ve zulüm şiddetleniyor. Geçen yıl bir Afgan kadın, Taliban’ın kapı kapı dolaşarak genç kızları kaçırdığını ve Hristiyanları öldürdüğünü belirtti. Kaos ve belirsizlik ortamı, Afganları yeni cevaplar aramaya yöneltti.
Hristiyan bir medya kuruluşu olan Square One World Media’nın başkanı Shoaib Ebadi, yaşanan sıkıntıların gençleri Hristiyanlığa yönlendirebileceğini söyledi. Ebadi, ‘‘Yeni şeyler duymak istiyorlar. Çünkü uzun zamandır devam eden yaşam tarzları kendilerine barış ve huzur getirmedi. Her zaman çatışma ve intikam hâkim oldu. Bundan dolayı her şeyi sorguluyorlar. İnançlarını, geçmişlerini, günümüzü ve geleceklerini anlamaya çalışıyorlar’’ dedi. (CBN)