Paskalya (Diriliş) Bayramı öncesindeki ‘Büyük Oruç Devresi’nin başlangıç gününde yapılan “Kül Çarşambası” Ayini, İskenderun Katolik Kilisesi’nde, Anadolu Havarisel Vekili ve Episkoposu Monsenyör Paolo Bizzeti yönetiminde gerçekleştirildi. Yine, Kilise Pederleri, Peder Dariusz Dogondke ve Peder Antuan Ilgıt da iştirak etti. Kutsal Ayinde, pederler imanlıların başlarına haç şeklinde kül dökerek onları kutsadılar.
Kutsal Ayinde, İncil’den bölümlerin okunmasının ardından bir vaaz veren Episkopos Bizzeti, Baba Tanrı’ya tövbe etmemiz, O’na dönmemiz ve İsa ile birlikte olmamızı engelleyen her şeyden arınmamız için, bizlere ‘Karem Devresi’ ile özel bir zaman verdiğine işaret etti.
Hayatımızdan Çıkarmayalım, Ekleme Yapalım
İsa’nın, bize sevgi dolu yepyeni bir yaşam vermesi için aramıza gönderildiğini belirterek, ‘Sevgi’ ve ‘Merhamet’ vurgusu yapan Monsenyör Bizzeti; “Hristiyan Kiliselerinin geleneğinde genellikle Paskalya hazırlık dönemi, sanki bir şeylerin hayatımızdan çıkarılması için kullanılıyor. Mesela et yemeği çıkarmak, tatlı yemeği çıkarmak! Genellikle hayatımızdan bir şeyler çıkarmak üzerine topluyoruz bütün dikkatimizi.
Oysa Paskalya hazırlık dönemi, hayatımızdan bir şeyler çıkarmak için değil, bir şeyler eklemek için daha verimli olacaktır. Ne eklemeliyiz? Örneğin dualarımıza zaman eklemeliyiz. Sessizliğe daha fazla zaman ayırmalıyız. Öyle ki Tanrı’nın sesini ve kardeşlerimizin sesini daha dikkatli dinleyebilelim.
Kalplerimizi Yumuşatmalı, İncil’e Göre Yaşamalıyız
Çevremizdeki insanların, bilhassa fakirlerin yaşadıklarına daha fazla dikkat etmemiz için kullanacağımız bir zaman dilim olmalı. Ve bizlere denildiği gibi ağlama eklemeliyiz aynı zamanda yaşamımıza.
Genellikle yüreklerimiz sertleşiyorlar ve kurak bir yere dönüşüyorlar. Mezmur okumalarında ‘Bize yepyeni bir kalp ver’ diye Tanrı’ya yakardık. Yepyeni kalp başka insanların acıları için merhamet duygusu hissetmek anlamına geliyor. Dünyamızdaki en büyük eksiklik, başkalarının acılarına hissiyatla yaklaşmamak! Kötülükler sertleşmiş kalplerden kaynaklanıyor. Peki, hayatımızı İncil’e göre değiştirmek nasıl mümkün olacak? Taşlaşmış olan bu kalplerimizi yumuşatarak, İncil’in sözlerine uygun olarak yaşayarak!” şeklinde konuştu.
Gerçekleştirilen ayinle İskenderunlu Katolikler, Paskalya Bayramı’na kadar 40 gün sürecek oruca başladı. Kilise cemaati, Kül Çarşamba’sında ve Kutsal Cuma olarak adlandırılan Mesih İsa’nın çarmıha gerildiği gün mutlaka oruç tutarlar. Diğer günlerde oruç tutmak ise cemaatin inisiyatifindedir.
Bu 40 günlük oruç, İsa Mesih’in hizmete başlamadan önce çölde dua ve oruçla geçirdiği 40 günü hatırlamak için tutulur. (SAT-7 Türk/ İlyas Edip TERBİYELİ-İskenderun)
