Yardım kuruluşu Samaritan’s Purse, Türkiye ve Suriye’de geniş çapta hasara yol açan 7,7. ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından afetle mücadele ekibini harekete geçirerek, 52 yataklı sahra hastanesi ile onlarca teknik ekipman, yardım malzemesi ve sağlık personelini depremzedelerin acil ihtiyaçlarının karşılanması için Türkiye’ye göndermişti.
Sahra Hastanesi, Hatay Devlet Hastenesi’nin depremde ağır hasar görmesi sebebiyle Hatay Antakya’da konumlandırıldı. Samaritan’s Purse Sahra Hastanesi, devlet hastanesinin otoparkında bulunan birçok Sahra Hastanesi’nden biri.
SAT-7 TÜRK ekibinin ve Dünya Görüşü programımızın sunucularından Senem Ekener’in bölgedeki durumu belgelemek adına gerçekleştirdiği bir dizi röportajlardan biri de Samaritan’s Purse’ün Komünikasyon ekibinden Stephan Sneed ile oldu. Ekener’in, Samaritan’s Purse’ün hızlı bir şekilde Türkiye’ye gelerek Sağlık Bakanlığı ile ortaklık içinde depremzedelere yardım etmelerinin çok değerli olduğunu belirttiği röportajda, Stephan Sneed Türkiye’de kurdukları sahra hastanesi hakkında bilgiler verdiler.
Stephan Sneed, ekip hakkında şunları söyledi: “Bugün Türkiye’de, tıbbi kapasitede veya destek gibi bir konuda bize yardımcı olmak için sahada bulunan yaklaşık 100 Afet Yardım Uzmanımız var. Bu nedenle, mühendislerimiz, lojistikçilerimiz var, ihtiyaçları hemen karşılamak için çadırları çok hızlı bir şekilde kurmamıza yardımcı olabilecek bir inşaat ekibimiz var. Bu nedenle, bugün sahada, mümkün olan en iyi bakım seviyesini sağlamak için çalışan yaklaşık 100 insanımız var. Bu personel dünyanın her yerinden geliyor. Çoğumuz Amerika Birleşik Devletleri’nden geliyoruz, ancak Kanada, Birleşik Krallık, Avustralya’dan hizmet veren personelimiz de var. Gerçekten her yerden hizmet veren var ve onlar şu anda acı çekenlere fiziksel bakım hizmeti vermenin yanı sıra, gerçekten zor bir zamanda umut getirmenin umuduyla geliyorlar.”
Kesintisiz işleyen bir tesisin içinde olduklarını belirten Sneed, “her gün, günün her saati açığız ve hastaları tedavi ediyoruz. Gündüz vardiyamız ve gece vardiyamız var” dedi. Hastaların bir numaralı öncelik olduğunu ve onlara yarın için umut olduğunu tekrar gösterdiklerini, tüm umutlar kaybolmuş gibi görünse de gelecek için umut var dediklerini belirtti. “Her şeyden önce, insanların bu felaketten doğrudan etkilenen aileler için, Türk halkı için dua etmelerini istiyoruz. İyileşmek için önlerinde uzun bir yol olacak. Şunu bilmelerini istiyoruz seviliyorlar. Bu zorlayıcı bir şey ve bu yüzden insanların Türk halkı için olduğu kadar bizim için de dua etmelerini istiyoruz. Burada olduğumuz ve Sağlık Bakanlığı ile birlikte çalıştığımız için çok müteşekkiriz. Türk halkı son derece dirençlidir ve bize de dirençli olmamız için ilham veriyorlar” diyerek sözlerine devam ediyor.
“Burada Olduğumuz İçin Minnettarız, Belirlenmiş Bir Gidiş Tarihimiz Yok. Bu Açık Uçlu”
“Ekibimiz durup, es verip, onları dinlemek, hikayelerini duymak, gözlerinin içine bakmak ve onlara gerçekten zaman ayırdığımızı bilmelerini sağlamak için gerçekten çaba gösteriyor. ‘Burada sizinle ilgileniyoruz. Burada seviliyorsunuz’” diyor.
Son olarak, Ekener’in “Daha uzun süre burada olacak mısınız? Görünüşe göre bu ihtiyaç kalıcı gibi” sorusuna şu cevabı veriyor: “Evet, Samaritan’s Purse olarak, şimdilik burada olmaya kararlıyız. T.C. Sağlık Bakanlığı ile ihtiyaçlar ve nasıl en iyi şekilde destek olabileceğimiz konusunda görüşmelerde yaptık. Ancak Samaritan’s Purse ne personel göndermeye devam ettiği sürece, elimizden geldiğince, bir ihtiyaç olduğu sürece ve burada olmamıza izin verildiği sürece kalmaya hazırız ve açığız. Ve bu yüzden burada olduğumuz için minnettarız, belirlenmiş bir gidiş tarihimiz yok. Ucu açık.”
