Ermeni Apostolik Kiliselerinde Surp Zadig (Kutsal Diriliş) Yortusu büyük coşkuyla kutlandı. Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II, Surp Badarak (Kutsal Sunu Ayini) sundu ve vaaz verdi.
31 Mart Pazar günü Ermeni Apostolik Kiliselerinde, Rab İsa Mesih’in Dirilişi Yortusu (Surp Zadig), din adamı bulunan tüm kiliselerdeki Surp Badaraklar ile büyük coşku ve katılımla kutlandı.
Kumkapı Patriklik Merkez Surp Asdvadzadzin Katedrali’ndeki Surp Badarak’ı Patrik Kadasetli Sahak II sundu. Sunaktaki yardımcılıklarını kilisenin din görevlisi Patrik Vekili Kıdemli Peder Krikor Damadyan ve diyakos Rober Küçükakbulut yaparken, kilisenin astdiyakos, kıdemli okuyucu ve okuyucuları Rab’bin Sofrası’na hizmet ettiler.
Tören Patrik Hazretlerinin Patrikhane binasından “Khorhurt Khorin” ilahisi ile kortej halinde Kiliseye geçişi ile başladı. Kiliseye girilirken “Hıraşapar” duası okundu ve Sunak önünde duruldu. Burada Patrik Hazretleri Surp Badarak’ı sunabilmek için Kıdemli Peder Krikor’a tövbesini etti ve ardından Rab’bin Sofrası’na tüm hizmet edecekler Sunağa çıktılar.
Surp Badarak’ta günün İncil okuma parçasını Kıdemli Peder Krikor okudu, daha sonra Diyakos Rober, Vaftiz Sunağından taşıyarak Kutsal Kase’yi getirdi ve Patrik Sahak II’ye teslim etti.
Kumkapı Surp Asdvadzadzin Kilisesi Vakfı başkanı Hırant Moskofyan, yönetim kurulu üyeleri, Topkapı Kilisesi Vakfı onursal başkanı Monik ve Aret Erganyan çifti, bazı kilise vakfı yöneticileri, ve kalabalık inanlıların hazır bulunduğu ayinde ilahileri, şefleri Hovsep Kuyumcuyan yönetiminde Koğtan Korosu üyeleri seslendirdiler.
Surp Badarak sırasında Patrik Sahak II, Ermenice ve Türkçe vaaz verdi. Türkçe vaazından bölümler şöyle;
Değerli kardeşlerim bugün İmanımızın en Kutsal günü çünkü bir insan için hayatının en değerli mirasını kazanacağı olay gerçekleşti. Gerçekten İsa’nın dediği gibi, “Bir kişi bütün dünyayı kazansa ama kendi canını kaybetse ne kazanmış olur?” Zor matematik değil, hiç bir şey.
Bilsek ki aslında biz sonsuzlarca yaşayacağız ve bu bedende yaşayacağımızdan daha güzelini Tanrı bize hazırlamış, O’nunla beraber biz dirileceğiz, bu umut bizde olsa bunu neyle değiştirebiliriz? Bu umudumuz var bizim ve bu İsa Mesih’in mezardan dirilişi ile bize verildi. İsa dirildi ve dirilmiş olarak kendini 40 gün boyunca öğrencilerine diri olarak gösterdi. İsa’nın dirilişi bir Hakikat’tir. İnsanlık adına başarılmış en büyük gerçekliktir.
İsa Mesih’in dirilişine bütün öğrencileri tanık oldular. 11 öğrencisi tanık oldu. İsa’nın 70 öğrencisi vardı onlar da tanık oldular. 40 gün boyunca değişik vesilelerle İsa gözüktü. İsa’nın öğrencileri de öyle kör bir imanla inanmadılar, içlerinde inanmayan vardı, bir gün toplandıklarında Tomas orada değildi, İsa onlarla zaman geçirdi sonra Tomas geldi ona dediler ki; Biz “Rab’bi gördük”, “O’nunla konuştuk.” Tomas dedi ki; Benim de görmem lazım görmeden inanmam. Birkaç gün sonra İsa tekrar göründü Tomas da oradaydı, “İşte buradayım” dedi Tomas’a “İşte ellerim, böğrüm, parmağını sok, İmansız olma ama İmanlı ol.” Diyeceğin o ki İsa’nın öğrencileri de O’nun dirilişine inanmaya çok hevesli değillerdi ama onlar tanık olup dünyaya duyuracaklardı, bütün dünyaya gideceklerdi işte bu yüzden onlara 40 gün boyunca kimsenin inkar edemeyeceği şekilde dirilişini gösterdi.
Bu iman sağlamdır, onun için bu imana inananlar dünyanın en büyük dinini oluşturuyorlar, boş bir iman değil, hurafe, efsane değil Hakikat, bizden içimizden biri İsa Mesih öldü ve dirildi bir daha ölmemek üzere.
Ölümden büyük bir Tanrımız var. Sadece yaşamı yaratmadı, ölümü de yarattı, sadece yaşamın değil ölümün de efendisi, biyolojik hayatın dehası ölümde gizlidir, eğer canlılar ölmeseydi hayat olmazdı onun için ölüm de hayatın hizmetçisidir eğer Tanrıyla yürüyorsanız, eğer Tanrıya inanıyorsanız, eğer bu umudunuz var ise. O zaman hayat sizin için güzel, anlamlı olur, güçlü olursunuz, görünmez bir Baba’nız vardır elini tutar her şeye karşı çıkarsınız. Hristiyanların umudu odur ” eğer Tanrı bizimleyse bize karşı kim vardır”. Bu imanla ölüme yürüdüler, Haçlara gerildiler, gözlerinin önünde bu Diriliş umudu vardı. Bu Diriliş umudu ile evlerinize gidin. “Krisdos Haryav i Merelots” Tanrı hepinizi Kutsasın.
Vaazların ardından Rab’bin Duası okundu, toplu tövbeyi Kıdemli Peder Krikor yaptırdı. “Der Voğormya” (Rab merhamet et) ilahisinden sonra “Hağortutyun” (Komünyon) verildi.
Ardından kortej halinde kilisenin kurucusu Kazaz Harutyun Amira Bezciyan’ın mezarı başına gidildi, burada “Hokehankisd” (Ayin-i Ruhani) duaları okundu ve sonra yine kortej halinde Patrikhane binasına geçildi.
Kabul salonunda okunan İncil okuma parçasını Kıdemli Peder Krikor okudu, daha sonra “Amen Aleluya” ilahisi eşliğinde Patrik Sahak II; ekmek, tuz, su ve şarabı kutsadı, ardından Patrik’in “Bahbaniç” duası hep birlikte söylenen Rab’bin Duası ve son kutsaması ile tören son buldu. Patrik Sahak II önce gelecek yıl yeniden buluşulması dileklerinde bulundu orada bulunanlara likör ve çikolata dağıtıldı.
Patrik Sahak II, “Kristos Haryav i Merelots, Orhnial e Harutyunı Kristosi” (Mesih ölülerden dirildi. Mesih’in dirilişi kutludur) dedi. Ardından Patrik Sahak II’nin söz vermesiyle bazı inanlılar kısa konuşmalar yaptılar, orada bulunmaktan ve Patrikleri’nin varlığından mutluluklarını dile getirdiler. Sonrasında Patrik Sahak II geleneksel olarak, boyanmış Paskalya yumurtası dağıttı.
