Eyüp Meryem Ana (Surp Asdvadzadzin) Kilisesi, Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II eli ile mesh edilip, kutsanarak yeniden ibadete açıldı. Patrik Sahak II yeniden ibadete açılan Kilisede Kutsal Sunu Ayini gerçekleştirdi.
7 Aralık 2023 Perşembe günü, bir süredir tadilatta olan Eyüp Meryem Ana Kilisesi, Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II riyasetindeki törenle yeniden ibadete açıldı.
Başepiskopos Aram Ateşyan, Patriklik makamına bağlı Rahipler, Pederler, Eyüp Meryem Ana Kilisesi Vakfı başkanı Sayat Muratoğlu ve yönetim kurulu üyeleri, Ermeni Kilise Vakıflarından bazı başkan ve yöneticiler ve kalabalık sayıda inanlının hazır bulunduğu tören Patrik vekili Kıdemli Peder Krikor Damadyan’ın söylediği “patz mez der” (Aç bize Tanrım) ilahisi ile başladı, kapı Patrik Hazretleri tarafından üç kez vuruldu, ardından Patrik sahak II başta olmak üzere, törene katılan patriklik makamına bağlı din adamları ve açılışa katılanlar, kiliseden içeri girdiler. Pederler ellerindeki zeytin dalları ile su saçtılar.
Tören süresince okunan dualardan sonra pederler tarafından seslendirilen dualar ve ilahiler eşliğinde, Patrik Kadasetli Sahak II, Kutsal yağ (Surp Müron) ile kilisenin ana sunağını, yan sunaklarını mesh ederek kutsadı, Başepiskopos Aram Ateşyan ise diğer sunakları ve vaftiz havuzunu mesh ederek kutsadı.
Kutsama töreninden sonra akşam duaları okundu. Sonrasında Patrik Sahak II vaaz verdi. Tören hep birlikte söylenen Rab’bin Duası ile sona erdi. Ardından din adamları toplu fotoğraf çektirdiler.
09 Aralık Cumartesi günü, yeniden mesh edilip ibadete açılan Eyüp Meryem Ana Kilisesi’nde Patrik Sahak II’nin eli ile Kutsal Sunu (Surp Badarak) sunuldu.
Kutsal Sunu Ayini, Khorurt Khorin İlahisi ile başladı ve Patrik, kortej halinde Kilise’ye girdi, sunak girişinde “Hraşapar” duaları okundu. Sunak önünde “tövbe” dualarını Başrahip Zakeos Ohanyan’a söyleyen Patrik Sahak II, sonrasında sunağa çıktı.
Patrik Sahak II’nin sunaktaki yardımcılıklarını Rahip Kasbar Garabedyan ve Peder Melkon Pınarcıyan yaptılar. Diyakoslar astdiyakoslar, kıdemli okuyucular ve okuyucular Rab’bin Sofrası’na hizmet ettiler.
Günün İncil okuma parçasını Rahip Kasbar okudu. Kutsal Kase’yi Peder Melkon getirdi ve Patrik Sahak II’ye teslim etti.
Patriklik makamına bağlı rahipler, pederler, Eyüp Meryem Ana Kilisesi Vakfı başkanı ve yönetim kurulu üyeleri, bazı kilise vakıf başkanları, yöneticileri ve kalabalık inanlıların hazır bulunduğu ayinde ilahileri, Gedikpaşa Kilisesi Zıvartnots Korosu üyeleri, Diyakos Adruşan Hallacyan yönetiminde seslendirdiler.
Kutsal Sunu sırasında Patrik Sahak II, Ermenice ve Türkçe vaaz verdi. Türkçe vaazından bazı bölümler şöyle;
”Sevgili kardeşlerim bugün Meryem Ana’nın yortularından birini kutluyoruz. Pek çok yortusu var Meryem Ana’nın, Kilise için çok değerli ve her birinden dersler alıyoruz, O’nun hayatıyla ilgili düşünüyoruz. İncil’de çok az konuşuyor Meryem Ana ama her bir sözü pırlanta değerinde. Her bir sözünü alır ve saatlerce konuşabilirsiniz onun üstünde.
Bizim, Tanrı’dan beklediğimiz şeyler vardır, ama bunun bir şartı var, O ne derse biz onu yapacağız. Cennete girmek istiyorsanız Adem’le Havva’nın yaptığının tersini yapmanız lazım, yani Tanrı’nın sözlerine itaat etmeniz lazım. Size ne diyorsa onu yapın, O’ndan öğrenin, O size doğru yolu gösterecek. Bu hayatımızın bir prensibi olabilir mi? Bazen. Sorun o ki hayatımızın, Tanrı’nın sözlerine adanması gerekir. Ara sıra buna mola vermek bizim yoldan çıkmamıza neden oluyor.
Meryem Ana işte o bilgeliği ile bütün çağların imanlılarına diyor ki; “Size ne derse onu yapın. Eğer O’nun dediklerini yaparsanız sonunda mucizeyi göreceksiniz.” Ama biz önce mucizeyi görmek istiyoruz. Önce Tanrı mucize yapsın, sonra inanacağız O’na. Yok öyle değil, önce O’nun sözlerini dinleyeceğiz. Ve İsa dedi; ‘Ey bütün yorgunlar, yükleri ağır olanlar Bana gelin Ben size rahat veririm, gelin ve Benden öğrenin.’ Hristiyan’ların yaptığı büyük bir hata var, ben kendimde de başkalarında da bunu epey sonra fark ettim, o hata da şu. Tanrı hakkında düşünmek, Tanrı’yı sevmek değil, Tanrı’nın isteğini yapmaktır Tanrı’yı sevmek. İsa dedi ki; Birisi beni severse buyruklarımı yerine getirir, o zaman Ben ve Babam geliriz onun hayatına, oraya yerleşiriz, onda yaşarız. Tanrı’nın sözlerini düşünmek, vaaz etmek, öğretmek, onları sürekli düşünmek, güzel bunlar elbette ama bunlar bizi eyleme hazırlamıyorsa o zaman bir anlamı yok. Testiler boş, suyla dolması lazım. İsa’nın bize ilk öğretisi şu; Sizden bir şey çıkmaz, siz kuru testilersiniz, Bana iman edeceksiniz suyla dolacaksınız. Su Kutsal Ruh’tur. Onun için İsa dedi; Her kim Bana iman ederse, onun içinden diri su pınarları akmaya başlar. Öyle ki İsa’nın bize dediği şey; sen yalnız hiç bir işe yaramazsın Tanrı’nla olmadıkça.
Garip bir şekilde bizim, Tanrı’nın dediklerini öğrenmeme gibi bir inadımız var. Kilisemizin 3 Kutsalı var. Kutsal Haç, Kutsal İncil ve Kutsal Kominyon. Bunlar varsa Mabed, Mabed’dir, yoksa orada bir Kutsiyet yoktur. Şimdi Kominyon alacağız, ne olduğunu biliyor muyuz? Niçin Kutsaldır? İncil okuyor muyuz? Kiliselerde herkes öpüyor, öpmek için mi İncil? Ermeniler kadar bugün İncil’e yabancılaşmış, İncil’e sırtını dönmüş başka bir millet yok. Bakın bunu Patriğiniz olarak söylüyorum. Kütüphanelerimizde İncil var belki ama açıp okuma saygısını göstermiyoruz. Onun için bizim tekrar Tanrı’nın sözüyle barışmamız gerekiyor.
Gelin Göklerdeki Babamıza şükredelim, bize verdiği sözler için, bize gösterdiği yol için, bize verdiği ışık için. Tanrı hepinizi kutsasın. Amen.”
Vaazların ardından Rab’bin duası okundu. Toplu tövbeyi Rahip Şınork yaptırdı. Sonrasında Komünyon (Hağortutyun) dağıtımına geçildi.
Kutsal Sunu’nun sonunda, Kilisenin Rab’de uyuyan din adamları ve hizmetkarları için Ayin-i Ruhani (Hokehankisd) duaları okundu. Ardından kortej halinde Kilise bahçesine çıkıldı, burada Patrik Sahak II’nin son takdisi ile tören son buldu.
