fbpx
18 Mayıs 2024 Cumartesi

Kalfayan Okulu Geleneksel Yıllık Sevgi Sofrası

Depremde hayatını kaybedenler ve yaralananlar için dualar okundu, tüm ülkeyi sarsan deprem felaketi sebebi ile “Sevgi Sofrası” düzenlenmedi. 

Kalfayan Okulu (Yetimhanesi) Geleneksel yıllık Sevgi Sofrası (Madağ), Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II. riyasetindeki Kutsal Sunu Ayini (Surp Badarak) ile gerçekleşti. Depremde hayatını kaybedenler ve yaralananlar için dualar okundu. 

Kumkapı Patriklik Merkez Surp Asdvadzadzin Katedrali’nde 12 Şubat Pazar günü, sunulan Surp Badarak’la, Kalfayan Okulu’nun (Yetimhanesi) yıllık geleneksel “Madağ”ı kutlandı. Patrik Sahak II, okuyucular Ohannes Köse, Arman Altuntepe ve Arman Sönmez’e “urar” taşıma yetkisi verdi. Ayin sonunda Kahramanmaraş merkezli depremde hayatını kaybedenler için Ayin-i Ruhani (Hokehankisd) duaları okundu. 

Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II’nin riyaset ettiği Surp Badarak, kilisenin din görevlisi Rahip Kasbar Garabedyan eli ile sunuldu. Rahibe Kayane Dulkadiryan, Kilise diyakos, astdiyakos, kıdemli okuyucu ve okuyucuları Rab’bin Sofrası’na hizmet ettiler. Günün İncil okuma parçasını Kıdemli Okuyucu Herman Kır okudu. Kutsal Kase’yi Diyakos Rober Küçükakbulut getirdi. 

Kalfayan Okulu Kurucu Temsilcisi Tamar Karasu, Kalfayan Vakfı Başkanı Alfred Suna, yönetim kurulu üyeleri, Kalfayan Okulu Müdiresi Tamar Nergis, öğretmenler, öğrenciler, bazı Kilise vakıf başkanları, yöneticileri ve inanlıların hazır bulunduğu ayinde ilahileri, şefleri Sevan Agoşyan’ın orgu eşliğinde ve yönetiminde Sahakyan Korosu üyeleri seslendirdiler. 

Surp Badarak sırasında Patrik Hazretleri vaazlarından önce 3 okuyucuya “urar” taşıma yetkisi vererek kıdemli okuyucu derecesine yükseltti. Ardından Ermenice ve Türkçe vaaz verdi. Türkçe vaazından bazı bölümler şöyle: 

”Sevgili kardeşlerim, Tanrı’nın insana verdiği en güzel duygulardan birisi sevgi. Sevgi bizi Tanrı’ya benzetiyor, çünkü İncil diyor ki; ‘Tanrı Sevgidir’. Bizde bir çok özellikler var, bizi hayvanlar dünyasından ayırıyor bütünüyle farklı bir kategoriye yükseltiyor çünkü içimizde Tanrı’ya benzer bir ruh var. Ve onun en güzel yönlerinden birisi “sevgi”. Vaftiz andımızda istediğimiz ilk şey ‘iman, umut ve sevgi’ bu sevgiyi anlamamız lazım. Maalesef en bulanık sözcüklerden birisi sevgi.

Onun için biz kıskançlığımıza, bencilliğimize, hırslarımıza sevgi diyoruz, sevgi yaşatandır kendisi ölse bile. Haç’ın üstünde İsa’nın gösterdiğidir sevgi. Kendisini haçlayanlara dönüp, ‘Ey Baba onları bağışla çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar’ diyen, dedirtendir sevgi. Sevginin somutlaşması empati duygusuyla kendini gösterir. Yani Tanrı’nın bizi dünyaya gönderdiği en önemli özelliklerden birisi bu, kendimizi karşımızdakinin duygularıyla özdeşleştirmemiz. İnsan insanın aynasıdır.

Biz günahkarlarız, işlediğimiz, işlemek istediğimiz günahların haddi hesabı yok ve bütün bunların temizlenmesinin yolu, Tanrı’nın bize doğuştan verdiği o empati yeteneğini yeniden canlandırmaktır. Onun için İsa dedi ki; Eğer siz bu küçük çocuklar gibi olmazsanız Tanrı’nın Krallığı’na giremezsiniz çünkü sizin yürekleriniz çok sertleşmiş, çok katılaşmış. Onun için sevgi laf salatası değil İncil’e göre. Son yargı gününde İsa, yargıç koltuğuna oturduğunda, insanları ikiye böldüğünde sağında olanlara diyecek, ‘sevdiniz mi’ ve diyecek ki sevmeyi becerdiniz, madem ki en küçük insan kardeşlerinizden birine yaptınız bana yapmış oldunuz. Sonra solundakilere diyecek, ‘sevmeyi öğrendiniz mi’ ve diyecek ki öğrenmediniz, beni gördünüz ama içinizdeki vicdan kıpırdamadı, şimdi dizi vicdansız bir yere göndereceğim. Sevgili kardeşlerim biz çok günahkarız, günahlar işliyoruz ama sevmeyi hatırladığımızda, başkalarının acısına ağladığımızda o göz yaşları bizi temizler. İsa bize bunu öğretti. Biz kilisede bir din oyunu oynamıyoruz. Biz bu kilisede Tanrı’nın sevgisini yaşamak istiyoruz. Bu kilise onun başlangıcı olsun. Sevgiyi öğrenelim, sevgiyi yaşayalım.

Bu ruh Hristiyanlık ruhu. Elbette ki Kalfayan bu ruhu bu kiliseden, bu kilisenin ayininden, duasından aldı. Aldı ve kendine saklamadı. Bu aldıkları onu dönüştürdü. Biz Hristiyan mıyız? Biz ne kadarını alıyoruz? Elbette ki Hristiyanız yoksa sizin bugün ne işimiz vardı burada yada sizin televizyonlarınızın karşısında. Hristiyanız biz, Hristiyanlığımızı yaşamak istiyoruz. O zaman yapman gereken şey elinde olanı paylaşmak ve içindeki duygudaşlık duygusunu canlandırıp, insan kardeşim için ne yapabilirim diyebilmek.

Öğretmen der ki; Hayır çocuklar, gece biter gündüz şöyle başlar, baktığın insanın senin kardeşin ve kızkardeşin olduğunu anlayıncaya kadar sen gecedesin, onun, senin kardeşin olduğunu anladığında o zaman gece bitmiştir gündüz başlamıştır. Bizim dünyada 8 milyar kardeşimiz ve kızkardeşimiz var. Her dilden, ırkdan, dinden, mezhepten 8 milyar kardeşimiz ve kızkardeşimiz var. Zamanın rüzgarları, coğrafik koşullar bizi ayrı da kılsa biz tek bir aileyiz, içimizde tek bir ruh hareket ediyor, hepimizin içinde Tanrısal nefes bir ağaç gibi kuşatıyor ve birleştiriyor. Tanrı içimize en güzel duyguyu, sevgiyi koydu biz bu birliği anlayalım ve yaşayalım diye. Depremde acı çekenlerin acılarına iştirak edelim. Sizlerden işitiyorum özellikle kadınların seyrederken ağladığını, erkekler de ağlıyor, benim de gözlerimden yaşlar geliyor ama timsah gözyaşları olmasın bu, bu bizi harekete geçirecek, tekrar çocukluk temizliğine geri döndürecek empati duygusunun uyanması olsun. Sadece bu günlerde değil hep böyle olsun.

Elbette ki deprem daha uzun yıllar gündemimizde olacak. Yaraları nasıl sarabileceğiz diye biz oturacağız, düşüneceğiz ve diyeceğiz depreme ve bütün afetlere; Biz insanız, içimizde Tanrı’nın ruhu var, biz depremden daha güçlüyüz, biz senin açtığın bütün yaraları Tanrı’nın yardımıyla sarabiliriz. Bizde olan depremde olandan büyük. O büyüklüğü ortaya çıkaralım, tüm bunların ilacı o büyüklüktür. Badarak’tan sonra ölmüş olanlara dualarımızı yücelteceğiz. Bu ansızın ölüm onlara kurtuluşun kapısını açsın. Tanrı kutsal ruhuyla hepsine dokunsun ve teselli etsin.”

Vaazların ardından Rab’bin Duası okundu. Toplu tövbeyi Patrik Hazretleri yaptırdı. Sonrasında ”Dervoğormya” (Rab Merhamet et) ilahisi okundu. Dualar ve ilahiler okunurken inanlıların duygulanıp göz yaşı döktükleri gözlendi. Daha sonra Komünyon (Hağortutyun) dağıtımına geçildi. 

Surp Badarak’ın ardından depremde hayatını kaybedenler başta olmak üzere tüm Rab’de uyuyanlar için Hokehankisd duaları okundu. Hokehankisd İncil okuma parçasını Rahip Kasbar Garabedyan okudu. 
Ardından Patrik Hazretleri’nin tüm depremzedeler için şifa duası, hep birlikte söylenen Rab’bin Duası ve Patrik Sahak II’nin son takdisi ile tören son buldu. 

Tüm ülkeyi sarsan deprem felaketi sebebi ile “Sevgi Sofrası” düzenlenmedi. 

Cezayir’de Pastörün Cezası Onandı

Cezayir'in Tizi Ouzo kentinde pastör Youssef Ourahmane'ye yasadışı ibadet hizmeti düzenlediği gerekçesiyle verilen bir yıllık hapis cezası...

Nijerya’da Dokuz Öğrenci Kaçırıldı

10 Mayıs'ta Nijerya'nın Kogi eyaletindeki Confluence Üniversitesi'ne düzenlenen saldırıda 9 öğrenci kaçırıldı.  Nijerya, Hristiyanlar için en tehlikeli ülkelerden...

Vatikan, İklim Değişikliği Tartışmalarına Ev Sahipliği Yapıyor

Avrupa Birliği'nin finanse ettiği Copernicus İklim Değişikliği Servisi (C3S), Nisan ayında deniz yüzeyi sıcaklıklarının rekor seviyeye ulaştığını...

BM Uyardı: “Gazze’de Tüm İnsani Yardımlar Durabilir”

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisinin (OCHA) Gazze'de görev yapan sözcüsü Olga Cherevko, Gazze'ye istikrarlı yakıt...

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi