Halep Episkoposu, İdlib’de yaşayan en az 200 Hristiyan ailenin bulunduğuna dikkat çekerek risk altında olduklarını söyledi. Suriye İç Savaşı tarihindeki en kötü insani krizin, muhtemel savaş nedeniyle İdlib’de olmasının beklendiğini belirten Halep Epsikoposu, Suriye hükümetinin, ülkedeki son kalan muhalefet kalesi olan İdlib’i ele geçirmeye çalıştığını söyledi.
İdlib çevresindeki uluslararası gerilimler “korkutucu”
Latinlerin Halep Apostol Vekili Monsenyör Georges Abou Khazen, ülkede, batılı güçlerin, özellikle de ABD’nin ve bölgedeki müttefiklerinin Suriye’yi vurmak için “bahane aradıklarını” söyleyen güçlü bir his olduğunu söyledi.
AsiaNews ile yaptığı konuşmada, “Bütün savaşlarda siviller için gerçek bir tehlikenin olduğunu, ülkenin bütün bir bölgesini cihatçı gruplar ve teröristlerin ellerinde bırakmanın mümkün olmadığını belirtti. Halep vekiline göre, sivil nüfusun kaderine odaklanmak gerekiyor, ama aynı zamanda Batılı devletler ve genel medya, durumu daha da kötüleştiriyor ve Hristiyanlar genellikle dışlanıyor. “Yakın zamanda Türkiye yakınınında bulunan Latamneh’teki terörist gruplar Hristiyan El Mahardeh kasabasında roket fırlattı ve on kişiyi katletti. Altı çocuk ve üç kadın vardı. Sadece baba hayatta kaldı” diyerek sözlerine devam etti.
Roketlerin geldiği bölgenin El Kaide tarafından kontrol edildiğini, Suriye vilayeti tarafından ilan edilen ve tüm ilin kontrolünü yeniden ele geçirmeyi amaçlayan savaşın hedeflerinden biri olduğunu belirterek, Monsenyör Abou Khazen “Kimse bu savaştan söz etmedi ve bu kabul edilemez” dedi.
“Şiddetten ve savaştan kaçınılarak gerçek uzlaşmaya yol açan bir anlaşmaya varılabilir. Ancak, insanlar, şüpheci. Türkiye’nin konumunu anlamalı ve eylemlerini değerlendirmeliyiz. Sözler ayrı şeydir, gerekçesi olan eylem başkadır” belirtti.
Ortadoğu’nun dışında, Avrupa, Kuzey Amerika ve Avustralya’da barınmak isteyen milyonlarca çaresiz insanın toplu göçü, Suriye’yi yedi yıl boyunca parçalayan çatışmanın en ciddi sonuçlarından biri. İdlib’e karşı beklenen savaş, ABD liderliğindeki Batı blokunun olası bir müdahalesiyle yeni bir insani acil durum ve uluslararası yansımaları konusunda ciddi endişeleri doğurmakta.(persecution.org)