Yeruşalim’deki kilise liderleri “Hristiyan Varlığını Zayıflatma Girişimini” protesto ediyorlar.
Yeruşalim’deki kiliseler tarafından yapılan bildiri, Yeruşalim’deki üst düzey Hristiyan liderler tarafından imzalanmış ve dünya liderlerini müdahale etmeye ve şimdiki durumu korumalarına yardım etmeye çağırıyor.
Geçtiğimiz hafta Pazartesi günü Yeruşalim’deki kilise başkanları, “Kudüs’teki Kutsal Kent’in ve Kutsal Topraklar’ın bütünlüğünü bozmak ve Hristiyan varlığını zayıflatmak için sistematik bir girişimin bulunduğunu” iddia ederek bunu başkentteki statükonun ihlali olarak gördüklerini eleştirel bir şekilde dile getirdiler.
Liderler ortak bildirilerinde, “Bizler statükoya yönelik yapılan saldırıları kınamak için tekrar bir araya geldik. Bu gibi konularda, Kiliselerin Başkanları, herhangi bir makam ya da grup tarafından, yüzyıllardır hayatımızı yöneten yasalar, anlaşmalar ve yönetmelikleri baltalayan herhangi bir harekete karşı kararlılık ve birlik içinde karşı çıkıyoruz” dendi.
Kiliselerin bildirisi, Yeruşalim’deki üst düzey Hristiyan liderler, Yunan Patriği Theophilos III; Yeruşalim Ermeni Patriği Nourhan Manougi; Latin Katolik Kilisesi Patrikhanesi Episkoposluk Yöneticisi, Başepiskopos Pierbattista Pizzaballa ve Etiyopya Ortodoks Patrikhanesi Patriği Aba Embakob tarafından imzalandı.
Kiliselerin başkanları, dünya liderlerine müdahale etmeleri ve statükoyu korumalarına yardım etmeleri çağrısında bulundular.
Bildiride, “Bu nedenle, İlahi Takdir’in hem kutsal alanların hem de Kutsal Topraklar’daki yaşayan yerli Hristiyan cemaatlerinin gözetimi için emanet ettikleri kişiler olarak, diğer Kilise liderlerine ve dünyadaki sadık kişilere, devlet başkanları ve tüm iyi niyetli insanlara, tarihsel statükoyu ve hükümlerini ve ruhunu değiştirmek için herhangi bir bölgede daha fazla girişim yapılmamasını sağlamak konusunda bize destek vermeleri için sesleniyoruz” ifadeleri kullanıldı.Bildirinin amacının, “Mevcut statükoya yönelik bu sistematik saldırının Yeruşalim’in bütünlüğü ve Kutsal Topraklar’daki Hristiyan toplulukların refahı ve toplumumuzun istikrarı üzerindeki ciddi durumunu yeterince vurgulamalıyız” diye şeklinde yazıldı.
Aynı zamanda eski bir Yeruşalim şehir konseyi üyesi olan Azaria, tartışmalı topraklarda yaşayan sakinleri korumak istediğini ve başkentte Hristiyan varlığını zayıflatma niyetinin bulunmadığını belirten mektuba cevaben Yeruşalim Post’a verdiği demeçte, “Başlattığım mülkiyet hakkı tasarısının yalnızca bir amacı var: sakinleri korumak” dedi.
