Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığı, devletin tüm idari kurumları ve yürütme organları için dini özgürlüklerin yasal olarak korunması hakkında bir Memorandum yayınladı.
ABD Başsavcısı Jeff Sessions tarafından imzalanan belge dini özgürlüğün korunması konusunda 20 ilke içeriyor.
ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, devlet politikasını etkileme ihtimali olsa da Amerikalı Hristiyanların hak ve özgürlüklerini önemli ölçüde genişletiyor.
Memorandumun üçüncü ilkesi, özgür din seçim hakkını sadece bireylere değil organizasyonlara da tanınması gerektiğini bildiriyor. Söz konusu ilkeler sadece dini birlikleri değil, tüm ticari işletmeleri de kapsamakta.
Dördüncü, beşinci ve altıncı ilkeler ise; devlet kurumlarıyla bağlantılı olan vatandaş ve organizasyonların sahip oldukları inanç ve düzenlerinden vazgeçmek zorunda olmadıkları anlatılıyor. Bu ilkelere göre devletin, vatandaşa sahip olduğu inançtan dolayı herhangi bir yaptırım uygulama hakkı tamamen ortadan kalkıyor. Örneğin yeni uygulamaya göre dinsel eğitim kurumları, kamu finansman programlarından dışlanamıyor.
Yedinci ilkeye göre; Devlet, dini kurumlardan tarafsız, genel kabul gören yasalara uymalarını talep edemiyor.
Ondokuzuncu ilke ise; dini işverenlerin ortak inançları paylaşmadıkları kişileri işe almak zorunluluklarının olmadığını anlatıyor.
Dini özgürlükleri güvence altına alan ilkelerin oluşturulması belli kesimlerden sert eleştirilerin gelmesine neden oldu.
Oluşturulmuş olan yeni Memorandum dini birçok karmaşık konunun basit çözümlere kavuşmasını sağlamıştır. (Yeni Memorandum dini açıdan birçok karmaşık konunun basit çözümlere kavuşmasını sağladı.(Olga Daşcinscaia)