26 Nisan 2024 Cuma

Ermeni Apostolik Kiliseleri’nde Arevakal Duaları Devam Ediyor

Ermeni Apostolik Kiliselerinin Büyük Oruç dönemine ait “Arevakal” (Gündoğumu) duaları sürüyor. Türkiye Ermeni Patriği Kadasetli Sahak II. Beyoğlu Surp Yerrortutyun (Üç Horan) Kilisesi’ndeki ayine riyaset etti ve vaaz verdi.

Arevakal töreni, Ermeni Kilisesinin 7 temel töreninden biridir ve özellikle Büyük Oruç döneminde gerçekleşir. Törenlerdeki dualar ve ilahiler, Rab İsa Mesih’in Gerçek Işık olduğunu hatırlatır. 

Büyük Oruç döneminde, İstanbul’daki çeşitli Ermeni Apostolik Kiliselerinde Arevakal Töreni gerçekleştirmek ve Rab’bin Sözü’nü paylaşarak inanlılara ruhani besin sağlamak bir gelenek haline gelmiştir.

21 Mart Salı günü, Beyoğlu Surp Yerrortutyun Kilisesi’ndeki Arevakal dualarına Patrik Kadasetli Sahak II riyaset etti ve vaaz verdi. 

Sabah dualarının ardından Arevakal töreni, kilisenin din görevlisi Rahip Şınork Donikyan’ın başlattığı ve hep birlikte söylenen Rab’bin Duası ile başladı. Daha sonra Patrik Kadasetli Sahak II. kiliseye giriş yaptı ve ayine riyaset etti. 

Brezilya’dan misafir gelen Peder Boğos Baronyan, Peder Zakar Koparyan, Peder Şirvan Mürzyan’ın da hazır bulunduğu törende, kıdemli okuyucu Murat İçlinalça yönetiminde okuyucular tarafından seslendirilen ilahilerden sonra “Işık” duasını Patrik Sahak II başlattı ve elindeki mum ile inanlılara, Rab İsa Mesih’i temsilen “ışığı” dağıttı. 

Daha sonra Patrik Hazretleri Ermenice ve Türkçe vaaz verdi. Türkçe vaazından bazı bölümler şöyle;

”Bu hafta Kilise dua üstüne konuşmamızı istiyor. Dua elbette ki sözlerle yapılan bir şey ama sözlerden daha derin olarak insanın içinde ne hissettikleri Tanrı için çok önemli.

Duada biz kendi maskemizi indireceğiz ve Tanrı’ya konuşacağız. Onun için İsa dua ile ilgili diyor ki; Dua ettiğiniz zaman iki yüzlüler gibi, başkalarının önünde gösteriş için dua etmeyin. Tam tersine iç odana gir ve gizlide olan Baba’na dua et. Gizlide olan Baban seni görecektir ve mükafatlandıracaktır. Ama biz insanlardan mükafatlandırılmayı o kadar çok seviyoruz ki, duayı bile bir gösteriş aracına çevirebiliyoruz özellikle tutucu çevrelerde. Dinin önemli olduğu çevrelerde.

Biz, hayatımıza baktığımızda yanlışlarımızı görmeliyiz, yanlışlarımızın yargısını biz vermeliyiz, cezasını da biz kesmeliyiz, o zaman Tanrı der ki; Tamam anladım sen günahı anlamışsın, sen günahı çözmüşsün güzel. Bunu yaptığımızda yüreği saf olanların sınıfına geçeriz. İsa’nın dağdaki vaazındaki ‘ne mutlu’ lardan biri de ‘Ne mutlu yüreği temiz olanlar çünkü onlar Tanrı’yı görecekler’. Yüreğimizin aynasında biz ancak Tanrı’yı görebiliriz, o ayna fesatlıklar, kötü düşünceler ve sözlerle hep kirlenir, dolayısı ile yüreğimize baktığımızda Tanrı gözükmez orada. Biz gözükürüz, nefs gözükür. Arzularımız, çıkarlarımızla biz gözükürüz. Hatta onun adına tanrı bile deriz. Sadece arınmaya, temizlenmeye başladığımızda Tanrı orada yansır, yüreğimizden. Onun için arıtacağız yüreğimizi, temiz olacağız, çocuklar gibi olacağız.

İmanlının öğrenmesi ve imansız kişinin öğrenmesi arasında fark vardır. Bizim en çok öğrendiğimiz zaman çocukluğumuzdur. İmanlı ise öğrenmeyi devam ettirir ve bu dünyanın dışındaki şeyleri de öğrenmeye başlar. Yani imanlı ruhsal şeylere ilişkin çocuktur, ruhsal şeyler üstelik sonsuzdur, bitmez. Biz Tanrı’nın evladı olmaya karar verdiğimizde, Tanrı’dan öğrenmeye başladığımızda, O’nun çocuğu olmaya başladığımızda öğrenmeye başlarız ama ruhsal şeyleri öğrenmeye başlarız dünyevi şeyleri değil sadece. O ruhsal şeyleri öğrendiğimizde bu dünyadaki davranışlarımız değişmeye başlar. O zaman başka insanlar bize tuhaf gözle bakarlar çünkü artık başka bir ışıkla seyrediyoruzdur. Başka insanlar bize bu saf der ama biz saflaşmayı seçmişizdir çünkü o olmadan hiç kimse Tanrı’yı göremez. Tanrı diyor; Ben Kutsalım siz de Kutsal olacaksınız. Biz kirliyiz dolayısı ile Kutsal olmak için arınmak zorundayız.

Kendimizi görmemiz için kendimizi tanımamız gerekir, kendimizle zaman geçirmemiz gerekir, ama Tanrı’nın sözüyle zaman geçirmemiz lazım. Ruhumuzun aynası Tanrı’nın sözüdür, İncil’imizdir, Kutsal Kitabımızdır, onun içinde o Tanrı’nın sözlerinde kendi notumuzu vermeye başlarız. Kendimizi tanımamız Tanrı’nın sözüyle olur. Tanrı bizi nasıl görmek istiyor, bizim ölçümüz ne olmalı, yüreğimizin tavrı, yapısı ne olmalı, bunu Tanrı’nın söylemesi lazım, Tanrı da Peygamberler ve İsa Mesih vasıtası ile benim anlayacağım dilde, insan dilinde bana insanı anlatmış. Orada kendimi tanıyorum, onu tanıdıkça kendimdeki hataları göreceğim, kendimi yargılayacağım sonra düzelteceğim onları çünkü tövbe dediğimiz şey budur, yanlışı görmek ve geri dönmek. Rab sizinle olsun.”

Vaazların ardından hep birlikte “Der Voğormya” (Rab Merhamet Et) ilahisi okundu ve sonra Rahip Şınork Donikyan, Pederler Boğos Baronyan, Zakar Koparyan eli ile su kutsandı. Su kutsama töreninden sonra Patrik Kadasetli Sahak II’nin kutsaması ve hep birlikte söylenen Rab’bin Duası ile tören son buldu. Ardından inanlılar küçük bardaklardaki kutsanmış suyu aldılar.

24 Nisan Anma Töreni, Kutsal Sunu Ayini ile Gerçekleştirildi

24 Nisan anma Surp Badarak'ı (Kutsal Sunu Ayini) Kuzguncuk Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi'nde sunuldu. Türkiye Ermenileri Patriği...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 24 Nisan Vesilesiyle Yayınladığı Mesaj

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye Ermenileri Patrikliği ve Ermeni toplumuna gönderdiği 24 Nisan taziye mesajı, bugün İstanbul Kuzguncuk Surp...

Türkiye Ermenileri Patrik Sahak II’nin 24 Nisan Anması Mesajı

Türkiye Ermenileri Patriği Kadasetli Sahak II, 24 Nisan anması için bir mesaj yayınladı. Bugün 24 Nisan. Bu...

Hindistan’da Şifa için Dua Edilmesi Yasaklandı

Hindistan'ın Assam eyaletinde hastaların şifa bulması için dua edilmesi yasaklandı. Karar, Hristiyanlar tarafından endişeyle karşılandı. 2024 tarihli yasa...

Bu haberleri okudunuz mu?Benzer İçerikler
Sizin için önerildi