İskenderun Müjdeleme Katolik Katedrali’nde, her yıl gerçekleştirilen ‘Yağların Kutsanması’ Ayini, kutsal hafta içerisinde gerçekleştirildi. Rahiplerin yeminlerini tazelediği ve yağlar kutsandığı için Katedralde gerçekleştirilen Krizma Ayini’ne, bölge kiliselerinin rahipleri de katılım gösterdi.
Anadolu Havarisel Vekilliği ve Episkoposluğu Yardımcı Episkoposu Monsenyör Antuan Ilgıt tarafından yönetilen ayinde; İskenderun Katolik Kilisesi Pederi Carmine Donnici’nin yanı sıra Adana, Antakya, Trabzon ve Mersin Katolik Kiliseleri Pederleri de hazır bulundular. Ayinde ilk olarak rahipler ‘iffet, itaat ve fakirlik’ yeminlerini yenilediler. Daha sonra hastalar ve katekümenler için yağlar kutsandı ve Krizma Kutsaması gerçekleştirildi.
Episkopos Ilgıt, yönetim bölgesindeki rahiplere, kutsandıklarında üstlendikleri misyon ve taahhütleri hatırlatarak, verdikleri sözleri yenilemelerini istedi. Yeminlerin tazelenmesinin ardından cemaat de rahipler için dua etti. Ardından beden ve ruhu rahatlatmak, hastaların ağrılarını dindirmek, hastalık ve acılardan kurtarmak üzere Mesih tarafından tesis edilen Hasta Yağı kutsandı. Bu yağlar yıl boyunca rahipler tarafından hastaların mesh edilmesinde kullanılacak.
İkinci olarak vaftize hazırlanan yetişkinlere, onların şeytana karşı verdikleri mücadelede kuvvetli olmaları ve vaftizle alacakları yeni hayatın sonsuz armağanını daha iyi anlayabilmeleri için verilen Katekümen Yağı kutsandı. Son olarak da zeytinyağı ve güzel kokularla hazırlanan Kutsal Yağ kutsandı. Bu yağ da yıl boyunca düzenlenecek törenlerde kullanılacak.
Yağ, Adanmışlık ve Görevin İşaretidir
Ayinde bir vaaz veren Monsenyör Antuan Ilgıt; “Bu sabahki Efkaristiya kutlaması haklı olarak Krizma ya da Yağların Kutsanması olarak adlandırılmaktadır. Gerçekten de bu kutlamada Hasta Ayini için yağı, Vaftiz için yağı, Konfirmasyon Ayini ve Ruhbanlık Takdisleri için kullanılan kutsal Krizma’yı kutsuyoruz. Hem ilk okuma hem de İncil parçası, Kutsal Ruh’un gücüyle bir misyon, bir kurtuluş ve merhamet misyonu için dönüştüren ve güçlendiren bir kutsama olarak yağla meshedilmeden bahseder. Vahiy kitabından ikinci okuma bize Mesih İsa’dan, Mesih’ten, Rab’bin Meshettiği Kişi’den, tarihin alfa ve omegasından, her daim var olmuş, var olan her daim de var olacak Olan’dan ve bizleri Baba’nın yüceliği ve insanlığın kurtuluşu için kahin bir halk olarak kutsayan Kişi’den söz eder. Yağ o halde temelde iki şeyin işaretidir: Adanmışlık ve görev. Her şeyden önce adanmışlığın. Yani, kişinin Krallığın hizmeti için Rab’bin sevgisini tam olarak özümsemesinin bir işaretidir. Kişinin kutsanması, misyonun yerine getirilmesi için kişinin Tanrı’ya tamamen tahsis edilmesi anlamına gelir.
Kutsal Meshedilişimizi Hatırlıyoruz
Bu ilk anlamıyla yağ, yaşamımızın merhametli sevgisiyle bize gelen, bizi affeden ve affetmeye devam eden, bizi sevgili çocukları durumuna getiren Tanrı’ya ait olduğunu hatırlatır. Bu, Vaftiz ve Kutsal Konfirmasyon sayesinde her Hıristiyan için geçerlidir. Biz rahipler ve episkoposlar için de, aldığımız Kutsal Ruhbanlık Sakramenti sayesinde özel bir şekilde geçerlidir. O halde bize kutsal meshedilişimizi hatırlatmak, Tanrı’nın her birimize olan sınırsız sevgisini hatırlamak ve O’nun merhametiyle sarmalanmış hissetmek anlamına gelir. Bunun için Rab’be minnettar olmakla birlikte, Tanrı’nın merhamet yağının her gün üzerimize inmeye devam etmesi için dua etmek istiyoruz, öyle ki onunla tamamen fethedilebilelim, çünkü artık O’nsuz yapamayız, çünkü O artık tenimize girmiştir.
Sevgili dostlar ve kardeşler, çekişme ve kavgalarla, zorbalık ve adaletsizlikle parçalanmış bu dünyada, şefkat ve merhamet yağını, sevecenlik ve uysallık yağını dökmeye çağrılıyoruz. Evet kardeşlerim. Bu zamanlarda asli görevimiz budur ve bu zamanların gerçek kehaneti de budur: Sevinç yağını dökmek. Bu yağ; Sessizlik içinde, alkış ya da madalya beklemeksizin çalışmayı sağlayan yağdır; Kardeşler ile empati kurma, anlayışlı olma yağıdır; Alçakgönüllülük ve uysallık yağıdır; Bağışlayıcılık yağıdır; Başkaları için duacı olma yağıdır; Gülümsemenin, diyaloğun ve basit, günlük ulaşılabilirliğin yağıdır; Söylenen her söz ve yapılan her hareket için sorumluluk duygusunun yağıdır” şeklinde konuştu.
(SAT-7 TÜRK/İlyas Edip TERBİYELİ-İskenderun)
