Endonezya’nın Orta Sulawesi bölgesinde zulmün şiddetli karanlığı, Hristiyanlara yönelik acımasızca sadırıyla ortaya çıktı. Ayrıntıların açıklanması ve okunması dahi zor. Bir gün içinde inançları nedeniyle 4 adam hayatını kaybetti. Open Doors, korkunç olayda üç kişinin başının kesilerek infaz edildiğini, bir kişinin ise evinde yakılarak öldürüldüğünü bildirdi.

Doğu Endonezya Mücahidleri (MIT) militanlarından sekiz ila 10 kişi sabah saatlerinde köye saldırı düzenledi. Saldırı sırasında evler ve bir kilise ateşe verildi. Lemban Tongoa köyündeki 13 aile acı verici olaylara şahit oldu. 

Saldırıdan sağ kurtulanlar erkeklerin aile fertlerinin önünde öldürüldüğünü söyledi. Kurtuluş Ordusu’ndan General Brian Peddle, inancı uğruna hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileyerek, herkesin dua etmesini istedi.

Üzücü Bir Kaçış

Srikandi’nin babası ve eşi gözlerinin önünde öldürüldü. Teröristler eşi ve babası dâhil olmak üzere tüm köylüleri evlerinden çıkardığında mutfağından gördüklerini paylaştı. Srikandi, ‘‘Onları dizlerinin üstüne çöktürdüler. Babamı nasıl tuttuklarını gördüm. ‘Babama ne yapıyorsun’ diyerek çığlık attım. Militan babamın boğazını kesti ve bıçaklamaya başladı. Korkunç olay yaşanırken, tüm erkekler oradaydı ve vahşeti izliyordu’’ dedi.

Eşini kaybeden acılı eş, gördüklerine inanamayarak mutfağında hareketsiz kaldı. Birinin ‘Çabuk koş, koş, çocuklarını al’ diyerek bağırdığını duydu. Srikandi, ‘‘Çocuklarıma hemen gitmemiz gerektiğini söyleyerek koşmaya başladım. Koşarken en küçük oğlumu da sırtımda taşıyordum. Yorulduğumda diğer oğlumdan kardeşini taşımasını istedim’’ dedi.

Srikandi, oğulları ve diğer köylüler, bir şelalenin tepesine ulaşana kadar nehri takip etti. Srikandi, ‘‘Sağa sola baktık; hiçbir çıkış yoktu. Yakalanacağımızdan endişeliydik. Sonra bir kadın kayalığa tırmanmamız gerektiğini söyledi. Başka seçeneğimiz yoktu. Çocuklarıma yardım ettim. Sonra bir yol bulana kadar koştuk’’ ifadelerinde bulundu.

Varlığımız Fark Yaratıyor

Open Doors’un Güneydoğu Asya ekibi, saldırı haberini aldığında hızla harekete geçti ve bölgeye giderek destek sağladı. Cenaze törenlerine katıldılar, inanlıları teselli ederek birlikte dua ettiler.

Open Doors’un Güneydoğu Asya ekibinden Sam, ‘‘Köylülerin gözlerinde hüzün gördüm. Ancak bizi gördüklerinde gülümsediler’’ dedi. Sam, en büyük endişeyi çocuklar için taşıdığını belirterek, ‘‘Bir çocuk babasının ölümüne şahit oldu ve o andan itibaren neredeyse hiç konuşmadı. Bu travmanın üstesinden gelmelerine yardımcı olmamız gerekiyor’’ dedi. Sam, sahadaki ekibin hikâyeleri dinlediğini ve en iyi şekilde nasıl yardım edilebileceği araştırdığını belirtti. 

Sam, ‘‘Travma geçirmiş Hristiyanlarla yüz yüze konuşabilmek için orada olmak, Kilise’nin kriz ve ihtiyaç zamanlarında Mesih’in elleri ve ayakları olduğunun güzel bir resmini çiziyor. Varlığımız fark yaratıyor’’ dedi. (OpenDoors)